Çin ve Vanuatu Ortaklığından Avustralya Rahatsız Oldu

Avustralya Başbakan Yardımcısı Richard Marles (solda) ve Vanuatu Başbakanı Jotham Napat (ortada), 13 Ağustos 2025'te Vanuatu'nun Tanna Adası'nda düzenlenen bir basın toplantısında — video görüntüsünden alınan bir kare.
(Fotoğraf: Avustralya Dışişleri ve Ticaret Bakanlığı aracılığıyla Reuters / The Epoch Times ekran görüntüsü)
Avustralya Başbakan Yardımcısı Richard Marles (solda) ve Vanuatu Başbakanı Jotham Napat (ortada), 13 Ağustos 2025’te Vanuatu’nun Tanna Adası’nda düzenlenen bir basın toplantısında — video görüntüsünden alınan bir kare. (Fotoğraf: Avustralya Dışişleri ve Ticaret Bakanlığı aracılığıyla Reuters, The Epoch Times ekran görüntüsü)

Vanuatu, Çin ile imzalamaya hazırlandığı güvenlik iş birliği anlaşmasına saygı duyması konusunda Avustralya’ya net bir uyarı gönderdi. Hükümet, dış müdahaleye karşı tavrını açıkça ortaya koydu ve egemenlik vurgusu yaptı.

Vanuatu İçişleri Bakanı Andrew Napuat, 19 Eylül’de Pekin’de Çin Kamu Güvenliği Bakanı Wang Xiaohong ile görüştü. Görüşmede taraflar, yeni bir güvenlik iş birliği anlaşması üzerinde mutabakata vardı. Çin, bu anlaşma kapsamında Vanuatu’ya 635.000 dolarlık ekipman göndermeyi kabul etti. Bu ekipmanlar arasında INTERPOL sistemleri, dronlar, motosikletler ve çeşitli güvenlik araçları yer alıyor.

Vanuatu hükümeti, anlaşmayı henüz resmi olarak onaylamadı. Ancak Napuat, sürecin şeffaf ve hükümetin bilgisi dahilinde ilerlediğini vurguladı. Anlaşmanın, Çin polisinin ülkede kalıcı bir varlık oluşturacağı anlamına gelmediğini, ihtiyaç duyulduğunda iş birliği yapılacağını belirtti.

Bu gelişmelerin ardından Avustralya Pasifik Bakanı Pat Conroy, anlaşmayı “bir bakanın kişisel isteği” olarak yorumladı. Conroy’un bu sözleri Vanuatu tarafından tepkiyle karşılandı. Napuat, bu açıklamayı “kibirli ve yanlış bilgiye dayalı” olarak niteledi. Avustralya’ya, “Vanuatu’nun iç işleyişine saygı göstermesi” gerektiğini söyledi.

Napuat, Avustralya’nın bu gelişmelerden önceden haberdar olduğunu açıkladı. Çin ile yapılan görüşmeler sırasında şeffaf davrandıklarını ve Avustralya’yı bilgilendirdiklerini belirtti. Ayrıca yapılacak anlaşmanın, daha önce ertelenen 500 milyon dolarlık Nakamal Anlaşması’yla bağlantılı olmadığını vurguladı.

Çin, Pasifik bölgesindeki etkisini artırmak için son dönemde birçok ülkeyle benzer anlaşmalar imzaladı. Şubat ayında Cook Adaları ile yaptığı güvenlik anlaşması da buna örnek olarak gösteriliyor. Bu gelişmeler, bölgedeki güç dengesini doğrudan etkiliyor.

CSIS: ABD’nin Geri Çekilmesi Çin’e Alan Açıyor

Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi (CSIS), bu süreci değerlendirdi. Kuruma göre, ABD’nin küresel yardım ve diplomatik faaliyetlerdeki geri çekilmesi Çin’e alan açtı. Raporda, “ABD’nin bölgedeki güvenilirliği zayıflıyor. Bu boşluk, Çin için bir fırsat yaratıyor,” denildi.

Sonuç olarak, Vanuatu dış politikasını bağımsız biçimde yürütüyor. Hükümet, hem Çin’le hem Avustralya’yla ilişkilerini kendi ihtiyaçları doğrultusunda şekillendiriyor. Bu süreç, küçük ada ülkelerinin büyük güçler arasındaki rekabette nasıl pozisyon aldığını net biçimde ortaya koyuyor.

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.