COVID-19 Dalgası Çin’i Vururken ÇKP Elitleri Arasındaki Ölümler Artıyor

PEKİN, ÇİN – 21 ARALIK: Ambulans sürücüleri, 21 Aralık 2022’de Pekin, Çin’de COVID-19 hastalarını tedavi eden bir ateş kliniğinin önünde bir hastayı indiriyor. Çin’in başkenti, hükümetin virüsü kontrol altına almak için katı sıfır tolerans önlemlerini bu ayın başlarında kaldırmasından bu yana COVID-19 vakalarında bir artış gördü.(Fotoğraf: Kevin Frayer/Getty Images)

Her şey kısa bir süre sonra pozitif bir test sonucuyla sonuçlanan COVID-19’un belirgin bir belirtisi olan yüksek ateşle başladı. Eskiden Çin komünist rejiminin resmi yayın organı olan People’s Daily’nin kıdemli muhabiri ve gazetenin uluslararası baskısının baş editörü olan Yang Lianghua, daha sonra zaten hınca hınç dolu olan Pekin’in en iyi hastanesinde bir yatak  bulmak için acil serviste beklemek zorunda kaldı.

Devlet medyasının üst düzey yöneticileri ve hastane müdürünün araya girmesiyle Yang, sonunda yoğun bakıma kaldırıldı ve burada saatler sonra öldü. Ölümünün nedeni bakteriyel bir akciğer enfeksiyonuydu.

Yang, rejimin işletmelerin kapanmasına sebep olan, Çin’in ekonomisini felce uğratan ve Çinlilerin yaşamlarını sürdürmesini zorlaştıran yıllarca süren acımasız COVID-19 kısıtlamalarını aniden gevşetmesinin ardından,  Çin’i kasıp kavuran Omicron’daki artışın ortasında hayatını kaybeden Çin Komünist Partisi’ne (ÇKP) bağlı uzun bir önde gelenler isim listesinde adı geçenlerden biriydi.

Bununla birlikte, bu ani U dönüşü, halkın artan enfeksiyon vakalarıyla başa çıkmasına yardımcı olacak kaynaklar ve politikalar sağlanmadan yapıldı.

Ülkenin sağlık sistemi hazırlıksız yakalanmıştı. Virüs evlere yayılırken, hastanelerde ve krematoryumlarda kaos patlak verdi ve sahip oldukları ayrıcalıklarla tanınan Çinli seçkinler bile bu dalgadan kaçamadı.

Yang’a ek olarak, son birkaç hafta içinde ölenler arasında eski baş editör yardımcısı ve devlete ait China Youth Daily’nin Başkan Yardımcısı Zhou Zhichun; bir zamanlar Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı Jiangxi Eyalet Komitesine başkanlık etmiş olan politikacı Zhu Zhihong; 39 yaşındaki Pekin Operası oyuncusu Chu Lanlan; Marksist iktisatçı Hu Jun; eski Ulusal Spor Komisyonu Müdür Yardımcısı Liu Ji; 2008 Pekin Olimpiyatları maskotlarının tasarımcısı Wu Guanying’ın yanı sıra Çin’in en prestijli akademik kurumlarından ikisi olan Pekin Üniversitesi ve Tsinghua Üniversitesi’ndeki düzinelerce ünlü profesör vardı. Çin’in tıbbi rehabilitasyon endüstrisine öncülük ettiği kabul edilen Nan Dengkun ve üst düzey ilaç bilimcisi Wei Shuli de dahil olmak üzere yaklaşık bir düzine önde gelen sağlık uzmanı da öldü.

Resmi Rakamlar Çok Eksik

Devlet medyasında yer alan önde gelen kişilerin ölüm ilanlarındaki artışa rağmen, ölüm nedenleriyle ilgili çok az ayrıntıdan bahsedildi.

Çin rejimi, ÇKP’nin imajını zedeleyen haberleri bastırmak için COVID enfeksiyonu ve ölüm rakamlarını büyük ölçüde düşük gösteren eski taktiklerine geri döndü. Ulusal Sağlık Komisyonu şimdiye kadar yalnızca bir avuç COVID ölümü olduğunu duyurdu – üç haftalık bir süre içinde yalnızca sekiz kişi. Bu rakama yalnızca COVID kaynaklı pnömoni ve solunum yetmezliğinden ölen hastalar dahildi. Diğer semptomlardan ölenler bu rakamlara dahil edilmedi.

Ancak sahadaki hesaplar çok daha kasvetli bir tablo sunuyor.

Ülke çapındaki cenaze salonları cesetleri yakmak için gece gündüz çalışıyor ve sağlık yetkilileri, personel eksikliğini gidermek için son beş yılda emekli olan sağlık görevlilerini işgücüne yeniden katılmaya teşvik ediyor. Görevdeki birçok sağlık personelinin kendisi de COVID’e yakalanmış durumda. Pekin’deki üst düzey bir hastane cerrahı Çin medyasına, kendisi de dahil olmak üzere birimindeki sağlık çalışanlarının yaklaşık yüzde 70’inin hasta olduğunu, ancak çalışmaya devam etmeleri gerektiğini söyledi.

Londra merkezli sağlık araştırma şirketi Airfinity, bölgesel Çin verilerinden modellemeye dayanarak her gün 5.000’den fazla kişinin COVID-19’dan öldüğünü tahmin ediyor.

Çin’den gelen resmi rakamlar o kadar güvenilmez bir rehber olduğunu kanıtlıyor ki, genellikle rejimi pandemi boyunca şeffaf olmadığı için doğrudan kınamaktan kaçınan bir kurum olan Dünya Sağlık Örgütü bile şüphelerini dile getiriyor.

DSÖ Sağlık Acil Durumlar Programı Direktörü Mike Ryan 21 Aralık’ta gazetecilere verdiği demeçte, “Çin’de yoğun bakım ünitelerindeki vaka sayısının nispeten düşük olduğu bildirildi, ancak sistematik olmayan verilere göre yoğun bakım üniteleri doluyor” dedi.

Ryan, “Çin’in aktif olarak bize neler olup bittiğini söylemediğini söylemek istemem. Bence onlar ortalamanın gerisindeler.” diye ifade etti.

Ne ekersen onu biçersin

Çin analisti Heng He, mevcut COVID artışının arkasında metafizik bir unsur görüyor. Salgının gerçek bilançosu bilinmemekle birlikte, etkilenen Çinli elitlerin sayısı dikkat çekici.

Heng, bu üst düzey yetkililer ile ilgili olarak, “Birçoğu rejimin güç yapısının temel oyuncuları oldular ve kendilerini ÇKP’nin imajını parlatan propagandacılar olmaya adadılar. “ dedi.

Heng, The Epoch Times’a yaptığı açıklamada; “Belki bunun önemli olmadığını düşünüyorsunuz, ancak ÇKP bir suç örgütüdür” dedi ve vakalardaki son artışa dikkat çekerek insanların rejimle bağlarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini ifade etti. Heng, “Hayatını Parti’nin kaderine bağlamak insanlara bir fayda getirmeyecek.” dedi.

“Ne ekersen onu biçersin fikri antik çağlardan beri Çinlilerin zihninde derin bir şekilde kök salmıştır” diyen Heng, “Çin’deki yaygın bir inanışa göre, iyiliğin iyilik getireceğine inanılır ve bunun tersinin de kişinin tüm yaşamı boyunca yaptıklarının bedelini ödeyeceği  yönündedir” dedi.

“Çin halkının yanlış bir eylemde, özellikle de inançların zulmünde herhangi birine yardım edilmemesi konusunda her zaman uyarıda bulunmasının nedeni budur.” diye sözlerine devam eden Heng, rejimin Falun Gong’u ve diğer inançları hedef alan acımasız bastırma kampanyalarına vurgu yaptı.

Heng açıklamasının sonunda “Bir anlamda, bu karmik cezalandırma gibi düşünülebilir” dedi.

Bu kavram, Falun Gong ruhsaldisiplininin kurucusu Bay Li Hongzhi’nin Mart 2020 tarihli bir makalesinde açıklanmıştır.

Bu makalede Bay Li, “Ancak mevcut Çin Komünist Virüsü (veya ‘Wuhan Virüsü’) gibi bir salgın, arkasında bir amaç ile gelir ve hedefleri vardır. Parti üyelerini ve onun tarafını tutanları ayıklamak için buradadır.” diye yazdı. Bay Li makalenin devamında durum ile ilgili şu değerlendirmede bulundu; “Bu konuda şüphesi olan varsa, virüsten en çok hangi ülke veya insanların etkilendiğine bir bakın: ÇKP ile yakınlaşanlar bunlar. O zaman insanlar ne yapmalı? İnsanlar kendilerini ÇKP’den uzaklaştırmalı ve Partinin tarafını tutmayı bırakmalıdır.”

Seçkinler Savunmasız Kaldı

Son birkaç yıldır sokağa çıkma yasaklarının zararlı etkilerinden kendilerini büyük ölçüde koruyan ÇKP’nin üst kademesi, kendilerini son dalgada aniden savunmasız buldu.

Çin’in mikroblog sitesi Weibo’da şahin söylemi ve virüsle ilgili dezenformasyon yaymasıyla – virüsün Wuhan’a A.B.D. ordusu tarafından getirildiği ile ilgili yanlış bilgi de dahil olmak üzere – tanınan dışişleri bakanlığı sözcüsü Zhao Lijian’ın eşine ait olduğu tespit edilen bir hesap, yakın bir zamanda herhangi bir antiviral ilaç, her hangi bir antienflamatuar ilaç veya soğuk algınlığı ilacı temin edemediğinden yakınan bir paylaşımda bulundu.   

Silinen paylaşımın ekran görüntüsüne göre “İyileşene kadar kaç gün daha ateşli kalacaksın?” diye yazılan paylaşımda kime atıfta bulunulduğu belirtilmedi. Paylaşımın devamında “Bütün bu ilaçlar nereye gitti?” yazılıydı.

Daha sonra hesapta vücut ısısını düşürmek için buzlu çubuk kullandıkları belirtildi.

Komünist liderliğe danışmanlık yapan Çin Araştırmaları Merkezi’nin direktörü milliyetçi iktisatçı Hu Angang, yakın zamanda kayınpederini COVID-19’un neden olduğu zatürreden kaybetti. Çin Ticaret Bakanlığına bağlı Uluslararası Ticaret ve Ekonomik İşbirliği Enstitüsünde kıdemli analist olan Mei Xinyu’nun çokça alıntılanan bir gönderisine göre, ailesi tıbbi yardım hattına bir saat boyunca ulaşamadı ve ardından saatlerce ambulansı beklemek zorunda kaldı.

Mei, 21 Aralık’ta, “Yaşlı beyefendi, ülkeden madalyonlar almış kıdemli bir Parti üyesi olmasına rağmen cenazesinin yakılması için hastane morgunda bekliyor.” diye yazdı ve cesedinin gönderildiği Pekin Babaoshan Cenaze Evi’nde her gün yaklaşık 200 ila 300 ceset yakıldığını ve cenaze evinde  o gün yer olmadığını belirtti.

Haber: Eva Fu / The Epoch Times

Çeviri: G. Hakan Koçman / The Epoch Times Türkiye

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.