Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aselsan Yeni Sistem Tanıtımları ve Tesis Açılışları programında açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyledir :
“Kuruluşundan bugüne Aselsan’da yer alan, görev yapan, ülkemizin savunma sanayiine katkıda bulunan herkese şükranlarımı sunuyorum.
1975 tarihi, Kıbrıs Çıkarması’nın hemen ertesi yılıdır. Harekatın ardından Aselsan’ın faaliyete geçiriilmesiyle ülkemiz yeni bir döneme adım atmıştır. Aradan geçen yıllarda savunma sanayimizde arzu ettiğimiz hızda gelişme sağlanamamıştır. Hükümete geldiğimizde öncelik verdiğimiz alanlardan biri savunma sanayiinin güçlendirilmesi oldu. 18 yılda savunma sanayiinde tam bağımsız Türkiye yolunda çalışmalarımızı sürdürdük. Bugün Türk savunma sanayii, vakıf şirketlerinden özel sektöre, alt yüklenicilerden KOBİ’lere geniş bir ekosisteme sahiptir. Böylece 2002 yılında 62 savunma projesi yürütülürken bugün 700’e yakın proje geçirildi. Son 5 yılda 350 civarında yeni proje başlattık. Savunma sanayii projelerimizin bütçesini 5.5 milyar dolardan 60 milyar dolara yükselttik.
Sektörde faaliyet gösteren firma sayımız 56’dan 1500’e ulaştı. 1 milyar olan cirosu 11 milyar doları yakaladı. Dünyanın ilk 100 savunma şirketleri listesinde 7 firmayla temsil ediliyoruz. Sadece son 5 yılda 5 firmamız da bu listeye girdi. Kara ve deniz araçlarında kendimizle birlikte dost ve müttefik ülkelerin de ihtiyaçlarını karşılayan bir ülke haline geldik. İHA, SİHA ve TİHA üretimindeyse dünyanın ilk 3-4 ülkesi içerisindeyiz. Bugün Türkiye, küresel tedarikçilerin çıkardığı tüm zorlukları ve ambargoları kendi gücüyle aşabilen bir ülke haline gelmiştir. Terörle mücadele operasyonlarımızı rahatça yapabiliyoruz, barış harekatlarını istediğimiz gibi yürütebiliyoruz. Geçmişin eksiklerini gidermekle ve bugünün hazırlıklarını yapmakla kalmıyor, geleceği de kucaklıyoruz. Gemilerinin savaş yönetimi mi? Geliştiriyoruz. İnsansız kara aracı mı? Üretiyoruz. Yapay zeka sistemleri mi? Çalışıyoruz.
Son dönemde Azerbaycanlı kardeşlerimize verdiğimiz destek sebebiyle İHA’larımızın bazılarında kullandığımız kameraya maalesef Kanada ambargo uyguladı. Biz ASELSAN’da yenilerini ürettik, İHA’larımıza taktık, yolumuza devam ettik. Aynı kameraların daha da iyisini yapmak için projeyi başlattık: Kıbrıs Barış Harekatı’nın ardından kurulan ASELSAN, bugün bir dünya şirketi olarak çok geniş bir alanda faaliyetlerini sürdürüyor. Haberleşme, radar, elektronik harf, güvenlik, silah ve füze savunma sistemleri, insansız otonom araçlar, platformlar, mühimmatlar, yeni nesil yapay zeka sistemleri, enerji, ulaştırma ve sağlık teknolojilerine kadar birçok başlık var.
Küresel ölçekte birçok ilki başarmış patentli ürünler çıkararak ülkemizin gücünü kanıtlayan ASELSAN göğsümüzü kabartıyor. Geldiğimiz noktada ASELSAN alt yüklenicileri ve paydaşlarıyla beraber envanterdeki üretimlerin seri üretimlerine devam ederken güvenlik güçlerimize yeni sistemler kazanmayı da sürdürüyor. Bugün yeni sistemlerden birinin teslimini de gerçekleştiriyoruz. Karakulak yüksek frekans kestirme ve dinleme sistemi artık kullanıma hazırdır.
Halen TSK’nın envanterinde bulunan Korkut Alçak İrtifa Hava Savunma Silah Sistemimizin yenilerini de bugün teslim ediyoruz. Uçak ve helikopterlerin yanı sıra, havadan karaya füzeler, seyir füzeleri ve İHA gibi araçlara da en etkili şekilde gerçekleştiriyor. Atom ismi verilen 35 mm mühimmat ile ülkemiz dünyada az ülkenin sahip olduğu bir yeteneğe sahip hale geldi. Bir yandan da güvenlik güçlerimizin sahadaki ihtiyaçları doğrultusunda yeni nesil ürünleri üretiyoruz. Yeni nesil Koral sistemimizi de bugün teslim ediyoruz. Başlattığımız yeni proje ve teslimini yaptığımız yeni projelerin teslimi, üretimi için Savunma Sanayi Başkanlığmız ve Aselsan’ı tekrar tebrik ediyorum.
Bir müjde de Roketsan’dan verelim. Artık uzay liginde olduğumuzu söylemiştik. uzayın karanlığını milli teknolojimiz sayesinde bir kez daha aydınlattığımız bir kez daha söylemek istiyorum. Tamamen milli yaptığımız uydu fırlatma testleri başarıyla tamamlandı. Bu testlerde 4 kez uzaya ulaştık. Milletimizin karşısına her alanda yeni başarıların müjdeleriyle çıkmaya devam edeceğiz inşallah. Aziz milletim, kahraman askerlerimiz sahada canları pahasına mücadele ederken onlara vereceğimiz en büyük destek savunma sanayini daha ileri taşımak olacaktır.
Kendi üretebileceğimiz ürünlerin yurtdışından tedarik edilmesine asla tahammülümüz yoktur. Elimizdeki sınırlı kaynağı kendi savunma sanayiimizi geliştirmek ve güçlenmek için kullanmak birinci önceliğimizdir. Dünyada savunma sanayii diğer tüm teknolojilerin gelişmesinde lokomotif role sahiptir. Dolayısıyla bu alanda yapacağımız her yatırım ülke kalkınmasına çok daha büyük katkıda bulunacaktır. İnşallah savunma sanayiinde kurumlarımız arasındaki işbirliğinin uyumu, paylaşımı daha da geliştirerek hedeflerimize en kısa sürede ulaşacağız.
Bundan sonra daha da büyüyen bir güçle savunma sanayiine her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Savunma sanayii başkanlığımız ile bakanlıklarımızın ve kurumlarımızın daha yakın bir çalışma içerisinde olmalarını istiyoruz. Savunma sanayiinin gelişimine katkı sağlayan tüm kamu ve özel kuruşlarının işbirliği içerisinde hareket etmesi AR-ge verimliliği bakımından da önemlidir. Sadece teknolojinin değil, yatırımların da doğru planlanması, kaynak israfının önlenmesi şarttır.
Bu çerçevede Savunma Sanayi Başkanlığımızın koordinasyonu dışında yapılan alımlar mutlaka eldeki imkanlara göre bir değerlendirmeyle gerçekleştirilmelidir. Her kurum, savunma sanayii başkanlığımızın uzmanlığını bir kenara bırakıp kendi ürün tedarikini kendisi yapmaya kalkarsa mükerrerlik ve israf kaçınılmaz hale gelir. Savunma Sanayii Başkanlığmızın da hızlı karar alma, tedarik ve teslim yapma kabiliyetini geliştirmesinde fayda görüyorum. Özellikle teknoloji geliştirme faaliyetlerine daha fazla kaynak ayırılmalıdır.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.