Dikmen Vadisi’nde yaşayan halkın, Kentsel Dönüşüm Projesiyle birlikte barınma haklarının ellerinden alınacağını ifade eden Kürkçü şunları söyledi:” 1984 yılından bugüne kadar burada yaşayan insanlar, Büyükşehir Belediyesi tarafından rant kayıpları iddiasıyla uzaklaştırılmak isteniyor. Burada yaşayan insanların barınma hakkı, Belediyenin rant hakkından daha yüksektir. Bu, 2500 insan ve 5450 haneyi ilgilendiren bir sorundur. Daha önce Belediye yetkilileri tarafından arsa karşılığı uzlaşma teklif edilmiş, ancak bu gerçekleşmemiştir. Halkın, yerinde ıslah teklifi açık bir uzlaşma önerisiyken; bu teklif de Belediye tarafından kabul edilmemiştir. Eğer Melih Gökçek, hak hukuk aramadan, yıkımı gerçekleştirirse; burada büyük bir gerilim doğacaktır ayrıca kış şartlarında evsiz bırakılan insanların sağlık ve hayatları tehlikeye girecektir.”
Toplantıya katılan Dikmen Vadisi Halkı sözcüsü Kutay Meriç ise şöyle konuştu: “6 yıl önce yaşadığımız yer, Kentsel Dönüşüm Alanı ilan edildi. Buradaki evleri boşaltmamız karşılığında yolu, suyu, elektriği olmayan Doğukent’te 200 metrekare arazinin 18 milyar karşılığında satışı çözüm olarak sunuldu. Halk bunu kabul etmeyince Belediyeyle bir daha temas kurulamadı. Bayram öncesi Belediye yetkilileri ile görüştük. 6 yıl sonra ilk kez gerçekleşen ve bizi umutlandıran bu görüşme, karşılıklı iyi niyet temennileri ile geçti. Ancak daha sonra Melih Gökçek’in, Belediye Meclis toplantısında Dikmen Vadisi’nin yıkılacağını ilan ettiğini öğrendik. Kendisi, Dikmen Vadisi’nde yaşayan halkı ideolojik grupların yaşadığı yer olarak tanımlıyor. Oysa bizim tek ideolojimiz barınma hakkı için mücadele etmektir.”
Ertuğrul Kürkçü, toplantı sonrası bir gazetecinin Sultan I. Abdülmecit için anma töreni düzenlenecek olması ile ilgili sorusunu şöyle cevaplandırdı: “Başbakan’ın gelecek ümitleriyle geçmişi arasında bir bağlantı olabilir. Bizler padişahlığı devireli çok oldu. Yeni padişahı da eskiyi de görmek istemiyoruz.”
