”Düşünüyorum Öyleyse Varım”
Felsefe dünyasında düşünce mi maddeyi belirler yoksa madde mi düşünceyi belirler tartışmasına aslında ünlü düşünür Descarters ‘’Düşünüyorum öyleyse varım.’’ diyerek yıllar önce cevabı vermiştir. Aslında somut olarak bedenlerimiz moleküler boyutta diğer varlıklarla aynı düzlemde. Hayvanlar, bitkiler ve cansız varlıklarla aynı düzlemdeyiz. Varolan bu boyutta farkımız düşünce üretebilmemizdir.
Peki bizler düşünebiliyor muyuz? Yaşamımızı devam ettirebilmek için olan ve bize bir şekilde öğretilen düşünce kalıplarından söz etmiyorum. Hayvanların dünyasına bakınca da aynı şekilde genetik aktarım vs. ile öğrenilmiş davranış kalıplarını görüyoruz. Örneğin bir aslan, bizon sürüsündeki en yaşlı ve yavaş hayvanı seçip kendine av yapması ile bizim alışverişimizi indirim zamanına denk getirmemiz aynı düşüncenin ürünü aslında.
Bizler bir şekilde öğretilen, sonradan edindiğimiz ve çoğu zaman da yaşamın ilkelerine ters düşüncelerin bizim kendi düşüncemiz olduğunu zannederiz. Bunun sonucunda da davranışlarımızın kendi seçimlerimiz olduğu yanılsamasına düşeriz. Aslında bize giymemiz için üniformalardır bu düşünce kalıpları. Hayatımızın her farklı dönemi için farklı farklı üniformalar giyeriz. Bazen bol gelir bu üniformalar içinde kayboluruz. Bazen dar gelir boğuluruz. Bazen de birinden emanettir içinde eğreti dururuz.
Bize en çok yakışan, sadece biz taşırsak güzel ve anlamlı olan, içerisinde bu evrendeki yerimizin farkında olarak pozitif ışınımlar taşıyan düşünceye ulaşabilirsek kendimizi tam hissedebiliriz.