Geleneksel Çin Tıbbı ile Nasıl Sağlıklı Kalırız?

Kendinize ve iç dünyanızın döngülerine uyum sağlayın

Uzun bir geçmişi olan Geleneksel Çin tıbbında, bugünkü gibi dengelerin bozulduğu dönemlerde sağlıklı kalabilmek için uygulanan birçok yöntem vardır.

Geleneksel Çin tıbbında önemli bir kavram; farkındalıktır: iç dünyanızın yanı sıra çevrenizin de farkında olmak. Bu içsel farkındalığın bir yolu, kendi bedenlerimize uyum sağlamaktır. Bedenlerimiz, büyük ölçüde unuttuğumuz bir dil konuşur. Bedenlerimizin bizimle iletişim kurma dili, ağrılar ve sızılar yoluyla, enerjik veya yorgun hissederek ya da midemizdeki kötü bir hisle ortaya çıkar. Bir şeyler yolunda gitmediğinde vücudumuzu dinlemek ve bize söylemeye çalıştıklarına karşı duyarlı olmak, neler olduğunu anlama yönünde uzun bir yol kat etmemizi sağlayacaktır. Bu bilgi bize bir şeyleri değiştirme ve vücudumuza sağlığımız için ihtiyaç duyduklarımızı verme fırsatı  verecektir.

İç dünyamızın bir diğer parçası da duygularımızdır. Zihinlerimiz günün meseleleriyle meşgulken, duygular arka planda kalarak dikkatimizden kaçabilir. Ancak nasıl fiziksel algılarımız bize bir şeye dikkat edilmesi gerekip gerekmediğini söyleyebiliyorsa, duygularımız da diğer sorunların farkına varmamızı sağlayabilir.

Nasıl?

Kendimize uyum sağlamanın en önemli yollarından biri, her gün içimize dönmek ve kendimizi dinlemek için biraz zaman ayırmaktır. Nasıl hissediyorsunuz? Duygusal olarak nasılsınız? Canınızı acıtan bir şey var mı? Uykunuz nasıl? Bugün yemek yediniz mi? Bu zamanı ayırmak, küçük, basit eylem gibi görünebilir, ancak büyük bir etkisi vardır. Günlük rutininize bu etkinliği kattığınızda, küçük şeyleri algılamaya başlayacak ve sizi hasta edebilecek büyük şeyler haline gelmeden önce ayarlamalar yapabileceksiniz. Kendinizi nasıl dinleyeceğinizi biliyorsunuz ve bedeniniz bundan memnun olacak.

Bu basit eylem sizin için dönüştürücü olabilir; çünkü hayatınızın belirli yönlerindeki sorunları ve size etkisini anlamanıza yardımcı olur. Vücudunuzun belirli yiyeceklere nasıl tepki verdiğini, ruh halinizin havayla nasıl değişebildiğini veya egzersizin ruhunuzu nasıl yükseltebileceğini fark edeceksiniz. Bu öz farkındalık, sağlıklı değişiklikler ve sizi daha canlı hissettirecek şeyler yapmak için ihtiyaç duyduğunuz motivasyonu verebilir.

Çevreye uyum sağlamak, kendinize uyum sağlamanın devamıdır. Ormanlık bir alanda yürüyüşe çıktığınızda ne kadar iyi hissettiğinizi hiç fark ettiniz mi? Bunun nedeni, insanların doğal dünyayla binlerce yıldır kurduğu bağlantıyı yeniden kurmanızdır. Bu bağlantı, çağlar ilerledikçe zamanımızın çoğunu iç mekanlarda geçirmeye başlamamız, mevsimlerin döngüsünden ve dış dünyadan kopuk işlerde çalışmamız gibi birçok nedenle koptu.

Geleneksel Çin tıbbı bize mevsimlerle uyum içinde yaşamanın güzelliğini ve pratikliğini öğretir.

Mevsimler yıl boyunca gelgitler halinde akarken, beslenme ve davranışlarımızın da doğal çevremizle daha uyumlu olması gerekir.

Kışın enerjiler yavaşlar ve içe doğru gider. İçimizi daha çok ısıtması için uzun süre pişirilmiş kök sebzelerden yapılmış sıcak çorbalar ve et yemekleri, yin’in en yüksek olduğu bu dönemde yang veya ateş enerjilerimizi korumak için en iyisidir.

Topraktan yeni çıkan, güneşe aç bitkiler gibi, baharın enerjileri de yüzeye çıkmaya başlar ve yukarıya doğru uzanır. Kış boyunca sistemde biriken her şeyi “dışarı atmak” için, karaciğeri temizleyen yeşil besinler ilkbaharın en iyi yiyecekleridir.

Yaz, enerjinin dışa dönük ifadesini temsil eder ve büyüme, genişleme ve bolluk getirir. Yaz, daha uzun günlerden ve bol güneş ışığından yararlanmak için erken uyanma ve daha geç yatma dönemidir.

Ve sonbahar, enerjilerin tekrar içe doğru hareket etmeye başladığı ve biraz daha erken yatmaya başladığımız zamandır. Projeleri bitirmenin, dolaplarımızı temizlemenin ve yer kaplayan eski duyguları elden geçirmenin zamanı gelmiştir. Sonbahar enerjisi bize eskileri bırakmanın güzelliğini öğretir.

Ne yapabilirim?

Mevsimlerin farkında olun ve yaşam tarzı ve beslenmenizi buna göre değiştirin. Bu sadece sağlıklı kalmanıza değil, aynı zamanda doğal ritimlerle yeniden bağlantı kurmanıza da yardımcı olacaktır.

Büyük değişiklikler yapmanıza gerek yok; küçük değişimler bir mevsimden diğerine sakince geçmemize yardımcı olabilir. Örneğin Batı dünyası, kışın en soğuk döneminde Yeni Yıl’ı kutlama geleneğine sahipken, Çin geleneği mevsimin yayılan enerjilerinin sizi yeni enerjileri harcamaya teşvik ettiği ilkbaharda, yeni bir alışkanlığa başlamanın çok daha iyi olduğunu öğretir. 

Kendinize uyum sağlamak ve mevsime uyum sağlamak, doğal dünyaya ve onun ana döngülerine nasıl bağlı olduğunuzun daha fazla farkına varmanıza yardımcı olabilir. Bu, günlük yaşamınızda uygulayabileceğiniz bir içgörüdür.

Yazan: Emma Suttie, The Epoch Times
Çeviren: Hatice Atmaca, Epoch Times Türkiye