İstanbul büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB’nin aylık gelir kaybının 1 milyar 250 milyona çıktığını belirtti.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kovid-19 salgınında belediyelerin yeterli desteği verilmediğini söyledi.
İmamoğlu, Kovid-19’dan olumsuz etkilenen minibüsçüler, taksiciler ve Boğaz’da taşımacılık yapan teknelerin temsilcileriyle konuşmasının ardından “Türkiye’nin en dinamik ve sahada en fazla vatandaşa dokunan kurumları olan belediyelerle ilgili, henüz mali paket açıklanmadığını” söyledi.
imamoğlu, “Kesinti olmayacak. Sigortalar ödenecek’ dendi, vesaire vesaire. Belediyelerin merkezi idareden gelen gelirleri, payları var. Onlar düşecek zaten. Bunun yanı sıra belediyelerin muhtelif gelirleri var. Şu anda bizim 1 aylık gelir kaybımız, 1 milyar 250 milyona çıktı.” şeklinde konuştu.
İmamoğlu başka ülkelerden örnek vererek,
“Bir başka örnek vereceğim: Dünyanın muhtelif belediyeleriyle görüşüyorum, Tokyo’dan Seul’e, Melbourne’den Los Angeles’a, Berlin’e, Paris’e, Milano’ya varıncaya kadar” diyen İmamoğlu, “Dünyanın birçok ülkesinin açıkladıkları paketin içinde, yerel yönetimlerle ilgili de ciddi bir paket var. Güney Kore’deki yüzde 35’e yakın. Dolayısıyla zorluklarımız var. Yine de bu dönem sorumluluklarımızı yerine getirmek zorundayız. İnşallah bu zorlukları hep beraber aşarız” ifadelerini kullandı.
Yılın kalan 6 ayı yaraları sarmakla geçecek diyen İmamoğlu,
: “Şu anda belli ki bu süreç, Haziran sonuna kadar sürer. Yılın kalan 6 ayı, hepimizin yaralarını sarma çabasıyla geçecek. 2021 yılının da kendimize gelme çabası içinde geçeceği söz konusu büyük oranda. Böyle bir zaman dilimi, büyük özverilerle, büyük fedakarlıklarla ortadan kalkacak. Sükunetle ve anlayışla süreçleri yönetelim. Belediyenin bütçesi, bu şehirde yaşayan 16 milyon insanın. Bizim, sadece hiçbir yerde eksik kalmamanın büyük çabası içinde olduğumuzu lütfen bilin. Bu duyguyla hareket ediyoruz.” dedi.
Olağanüstü bir hal yaşandığını, son 12 günde 550 bin kişinin İBB’ye yardım talebinde bulunduğunu ifade ederek,
“2 ay sonra hastalık bitecek, her şey güllük gülistanlık olacak değil. Gireceğimiz yeni dönem, her yönüyle eskisi gibi olmayacak. Yeni kuralları konuşacağız. Bütün sistemleri dünya tartışıyor. Böyle bir döneme hazırlık adına, çok geniş düşünmeli, hep beraber istişare etmeli, ortak akılla kararlar almalıyız. Toplu taşımanın geleceği ne olacak? Yarınlarda, bu yaşadığımız korona gibi süreçlerin etkisiyle alınacak yeni kararlarla, fiziki düzenlemelerimiz nasıl olmalı? Bütün bunları tartışacağız. Konu artık, minibüsçü ya da halk otobüsçü konusu değil; konu artık, bütüncül bir toplum sağlığı ve ulaşım konusu. Masadaki sorunlarınızı biliyorum. Makul zamanlarda buluşarak, çözüm üretme konusunda da tartışacağımız ortamlarımız olacak.” dedi.
Taksicilerin, “tek-çift plaka uygulaması” geçildiğini, yakıt ve gıda desteğine ihtiyacı olduklarını belirtmesi ve dezenfektasyon ile maske talebinde bulunması üzerine, “İnsanların hayatını kaybettiği bir ortamı yaşıyoruz. Önce bu sağlık sorununu çözmemiz lazım. Sonra, vatandaşların yoksulluğunu çözmemiz gerekiyor. Temel gıda ihtiyaçlarına katkı sunmamız gerekiyor. 12 gün önce açtığımız kayıt sistemine başvuran kişi sayısı 550 bini aştı. Gerçekten büyük bir zorluk ve aynı zamanda sorumluluk. Bu 550 bin kişinin yanında, biz, 230 bin aileye de yardım yapıyoruz. 550 bin, yeni kayıt. İBB ve bütün belediyeler, çok büyük bir gelir kaybı içindeler. Şu anda belediyelerin kasasına girecek, nakdi anlamda açıklama yapılmadı henüz. Bunu bekliyoruz. Buna rağmen, var olan imkanlarımızla insanlarımıza katkı sunmak, nefes aldırmak, bir ailenin evinde aç kalmaması konusunda politikalarımızı devam ettireceğiz. Bu politikalarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Normalin ötesinde bir süreç yaşıyoruz Türkiye’de siyasal anlamda. Bir de pandemi süreci var. Ama bizim kalbimiz sizinle. Adaleti, vicdanı önde tutan ve şehrin geleceğinin kazandığı bir sistem yaratma çabası içindeyiz. Sorunları; ortaklaşarak, konuşarak çözüme kavuşturacağız.” şeklinde konuştu.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.