
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Çapa İşyeri Temsilcisi Ersoy Adıgüzel, İstanbul’da yaşanan depremden sonra hasar alan İstanbul Tıp Fakültesi monoblok cerrahi binasından sonra bugün de dahiliye binasının boşaltılması kararının alındığını açıkladı.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul Aksaray Şube’den İstanbul Tıp Fakültesi İş Yeri Temsilcisi Ersoy Adıgüzel, İstanbul Tıp Fakültesi Çapa Yerleşkesi’nde bulunan Monoblok cerrahi binasının dün meydana gelen depremde boşaltılması ve yerleşke içerisinde halen inşaatı devam eden binaların durumu hakkında sağlık emekçileri ve hastalar ile hasta yakınlarının deprem güvenli binalarda hizmet vermesi ve görmesi gerektiğini ifade etti.
Konuya ilişkin açıklama yapan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Çapa İş Yeri Temsilcisi Ersoy Adıgüzel şunları kaydetti:
Öncelikle Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası olarak İstanbul’da yaşanan depremde zarar gören halkımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde Monoblok Cerrahi Binası 1999 yılında yaşanan deprem sonrasında bodrum katta bulunan kolonlarında hasar olduğu tarafımızca basın mensuplarıyla da paylaşılmıştı ve o günden sonra o çatlak kolanlar tamir edilerek, sıvalar yapılarak, boyalar yapılarak bugüne kadar hizmet devam ettirildi. Biz sendika olarak defaten o binanın boşatılması gerektiğini gerek kamuoyuyla gerek basınla gerek yöneticilerle paylaşmamıza rağmen dün yaşanan depreme kadar Monoblok’un boşaltılması gerçekleşmemişti.
Dün Monoblok binamız boşaltıldı, hastalar tahliye edildi ve durumu stabil olan hastalar, yönetimden aldığımız bilgiler dahilinde, taburcu edildi. Hali hazırda yatması gereken hastalar ise diğer birimlere sevk edildi. Monoblok’ta çalışanlara mesaj atarak yarın izinli oldukları yönetim tarafından söylenmiş bununla birlikte hastane yönetimi bugün itibariyle bir toplantı yaparak Dahileye binasının akibeti hakkında karar verecekmiş.
”Dahiliye Binasının da çalışabilir veya hizmet verilebilir olmadığını düşünmekteyiz”
Biz 1999 yılından beri ülkemizde ve İstanbul’da beklenen depreme hazırlık yapmayan tüm yöneticileri bu işin sorumlusu olarak görüyoruz. 1999 yılında hasarlı olduğu tarafımızca da söylenen binada hizmetin devam etmesi ve bugüne kadar bir facia yaşanmaması tamamen şans diyebilirim. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak hem hastalarımızın hem çalışanlarımızın hem de öğrencilerimizin can güvenliğinden sorumlu olduğumuzu düşünüyoruz. Türkiye’de hastane gerçeklerini görmek isteyen yetkililer ÇAPA’daki binalara bakabilirler. Dahiliye Binasının da çalışabilir veya hizmet verilebilir olmadığını düşünmekteyiz.
”Sürecin şeffaf ve açık olarak bizimle paylaşılmasını, kamuoyuyla paylaşılmasını talep ediyoruz”
Bir an önce adım atılmalı, kamu hastanelerinden olan İstanbul Üniversitesi Hastanesine de kamu bütçesinden pay ayrılarak binaların bir an önce yenilenmesi ve hizmetin binalar yenilene kadar başka birimlerde devam ettirilmesi taleplerimizdendir. Sürecin şeffaf ve açık olarak bizimle paylaşılmasını, kamuoyuyla paylaşılmasını talep ediyoruz. Bu konunda takipçisi olacağımızı bir kez ifade etmek isterim.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.