
Kanada, Filistin devletini tanımakta temkinli adımlar atıyor. Avrupa tanımaya hazırlanırken Ottawa koşullu yaklaşımını sürdürüyor.
Fransa ve Birleşik Krallık, Filistin’i tanımaya hazırlanırken, Kanada Başbakanı Mark Carney 28 Temmuz 2025’te yaptığı açıklamada temkinli bir tutum sergiledi.
Öncelikle Carney, Hamas’ın Gazze yönetiminde yer alamayacağını vurgulayarak Filistin devletini tanıma konusunda zorlu bir şart ortaya koydu. Bu açıklama, Kanada’nın Fransa ve İngiltere’ye kıyasla daha dikkatli davrandığını gösteriyor.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Filistin’i koşulsuz tanıyacaklarını duyurdu. Ayrıca Macron, Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas’a güvendiğini belirtti. Öte yandan İngiltere Başbakanı Keir Starmer, tanıma için İsrail’den bazı adımlar bekliyor. Bunların başında ateşkes, barış taahhüdü ve iki devletli çözüm geliyor.
Buna karşılık Carney, Kanada’nın iki devletli çözümü her zaman desteklediğini söyledi. Dahası bu çözümün barış ve güvenlik içinde gerçekleşmesini istediklerini ifade etti. Kanada’nın hedeflerini netleştirerek, “Özgür ve yaşanabilir bir Filistin, İsrail’le yan yana yaşamalı,” dedi.
Kanada, uluslararası toplumla işbirliği yaparak bu hedefe ulaşmayı amaçlıyor. Ancak Hamas’ın dışlandığı bir çözüm, şu an için pek olası görünmüyor. Ayrıca İsrail’in Hamas’ı tamamen yok etme çabaları da sonuçsuz kalıyor.
İsrail, 2023 Ekim ayında Hamas’ın düzenlediği saldırının ardından Gazze’ye operasyon başlatmıştı. O tarihten bu yana bölgede büyük bir insani kriz yaşanıyor. Bu gelişmeler, Kanada’yı daha sert açıklamalar yapmaya itti.
Carney, geçen hafta yaptığı açıklamada İsrail’i uluslararası hukuku ihlal etmekle suçladı. Özellikle Gazze’ye insani yardımın engellenmesini eleştirdi. Buna karşılık İsrail, yardımların ulaştırıldığını savunurken, Birleşmiş Milletler yardım dağıtımında ciddi sorunlar yaşandığını bildiriyor.
Bu ada İsrail, havadan yardım ulaştırmaya başladı. Ancak yardım dağıtımı, çatışma ortamı ve yağmalamalar nedeniyle aksıyor. Tüm bu gelişmeler, çözüm ihtiyacını daha da artırıyor.
BM’nin Yeni Barış Girişiminde Kanada ve Filistin Yer Alıyor, ABD ve İsrail Katılmadı
Aynı zamanda BM, New York’ta yeni bir barış konferansı başlattı. Bu süreci Fransa ve Suudi Arabistan yürütüyor. Buna karşın, ABD ve İsrail toplantıya katılmadı. Ayrıca ABD öncülüğünde yürütülen ateşkes görüşmeleri de sonuç vermedi.
Taraflar karşılıklı olarak birbirini suçlamayı sürdürüyor. ABD, Hamas’ı uzlaşmazlıkla suçladı. Hamas ise aynı suçlamayı ABD’ye yöneltti. Bunun üzerine ABD Başkanı Donald Trump, İsrail’in Hamas’ı tamamen “bitirmesi” gerektiğini söyledi.
Tüm bu gelişmeler yaşanırken Carney, dengeli bir tutum sergiledi. Hamas’a rehineleri serbest bırakma çağrısı yaptı. Aynı zamanda İsrail’e Gazze ve Batı Şeria’nın toprak bütünlüğüne saygı gösterme çağrısında bulundu.
Sonuç olarak Kanada, Filistin konusunda şimdilik net bir adım atmadı; Ottawa, Filistin’i tanımaya hazır değil. Ancak uzun vadede, şartsız bir barış ortamında iki devletli çözümü desteklemeye devam edecek görünüyor. Avrupa’yla bağlarını güçlendirmek isteyen Kanada, bu süreçte dikkatli adımlar atmayı tercih ediyor.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.