Milli Güvenlik Kurulu açıklamasında, “Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının İdlip gerginliği azaltma bölgesinde gözlem misyonunu başarıyla sürdürdüğü; bu görevin Batı Halep ile Afrin yakınlarında da yerine getirilmesiyle huzur ve güven ortamının gerçek manada sağlanabileceği mütalaa edilmiştir” ifadelerine yer verildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapılan MGK toplantısı sona erdi. Yaklaşık 3,5 saat süren toplantı sonrasında yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Ülkemizin aşayiş ve güvenliğini etkileyen iç ve dış gelişmeler gözden getirilmiş, terörle mücadele faaliyetleri her boyutuyla ele alınmıştır. FETÖ/PDY, PKK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütleri ile mücadele başta olmak üzere ülkemizin milli güvenliğine yönelik tehditlere karşı hukuk çerçevesinde alınan ve Kurulumuzca önerilen tedbirler görüşülmüş, terörün sonlandırılması için yurt içinde ve yurt dışında azim ve kararlılıkla sürdürülen mücadele kapsamlı şekilde değerlendirilmiştir.
Özellikle yüce milletimizin olağanüstü cesaret ve fedakarlığı ile başarısız kılınan 15 Temmuz hain darbe girişimi ile anayasal düzeni, TBMM’yi ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs eden FETÖ/PDY ile mücadele hakkında Kurula ayrıntılı bilgi sunulmuştur.
Suriye’deki ihtilafa siyasi çözüm bulmak, ateşkesi tahkim etmek ve çatışan taraflar arasında güven artırıcı önlemler geliştirmek amacıyla düzenlenen Astana toplantılarında alınan kararların sürece ve barış tesis etme gayretlerine müspet katkı sağladığı görülmüştür.
Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının İdlip gerginliği azaltma bölgesinde gözlem misyonunu başarıyla sürdürdüğü; bu görevin Batı Halep ile Afrin yakınlarında da yerine getirilmesiyle huzur ve güven ortamının gerçek manada sağlanabileceği mütalaa edilmiştir.
PKK/PYD-YPG terör örgütünün Suriye’nin kadim demografik yapısını, örtülü etnik temizlik yapmak suretiyle bozmasının ve toprak edinme çabalarının uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı olduğu, bu cihetle de kabul edilemez bulunduğu, Türkiye’nin kendi güvenliğini sağlamak maksadıyla, özellikle hudut bölgesinde gereken her türlü tedbiri almaya devam edeceği bir kez daha vurgulanmıştır.
Dönem içerisinde muhtelif ülkelere yapılan ziyaretler ve münferit görüşmeler ile meydana gelen dış siyasi hadiseler hakkında Kurula bilgi arz edilmiş, önümüzdeki günlerde yaşanabilecek gelişmelerle ilgili izlenebilecek stratejiler konusunda değerlendirilmelerde bulunulmuştur.
Norveç’te düzenlenen ‘Trident Javelin 2017’ isimli NATO tatbikatında meydana gelen menfur hadise etraflıca değerlendirilerek bu tür olayların NATO ittifakının temelini oluşturan ‘dayanışma ilkesinin’ zarar görmesine neden olabileceği, Norveç ve NATO kurumlarınca başlatılan soruşturmaların sıralı sorumluları kapsayacak şekilde genişletilmesinin beklendiği, NATO’yu kendi amaçları için araç olarak kullanmaya çalışan kesimlere müsaade edilmemesi gerektiği, gelişmelerin bu doğrultuda yakından izleneceği belirtilmiştir.
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile Türk milletinin ve devletinin temsilcisi Cumhurbaşkanına yönelik bu tarz düşmanca yaklaşımların ve ifadelerin hiçbir şekilde kabul edilemeyeceği bir kez daha vurgulanmıştır.
Arakanlı Müslümanlara insani yardım yapılabilmesi ve evlerine-yurtlarına dönebilmeleri için uluslararası kamuoyuna yapılan çağrı tekrarlanarak, bu konuda son dönemde yaşanan gelişmelerin yakından izlendiği, ülkemizin bir insanlık sınavı haline gelen bu drama son verilmesi hususunda üzerine düşen görevleri yapmayı sürdüreceği ifade edilmiştir.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.