TTB ve Tabip Odalarından Ortak Açıklama

Tabip Odaları ve Türk Tabipleri Birliği olarak Sağlıkta Dönüşüm Programı ile sağlık sistemimize giren açgözlü ticaretin kurbanı olan ailelerin, bebeklerin, etik değerlerine bağlı dostlarımızın ve sağlık çalışanlarının yanındayız!

Türk Tabipleri Birliği ve tabip odaları, doğum ölümleri ile kapsamlı sağlıkta piyasacı dönüşüm ve ticari çeteleşme ile ilgili hazırlanan ortak açıklamayı, 1 Kasım 2024 günü TTB’de düzenlenen basın toplantısı ile paylaştı.

Basın toplantısında ilk söz TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Alpay Azap aldı. Sağlıkta ticari çeteleşme skandalının, sağlık sistemindeki tıkanıklıkları ve değiştirilmesi gereken yanları gösterme açısından çok önemli olduğunu söyleyen Azap, TTB olarak ülkenin yoğun ayrılığına rağmen gündemde tutmayı sürdüreceklerini ifade etti.

Skandalın patlak vermesinden bir yandan küreselnu bilgilendirmelerinden, diğer yandan evrensel hekimlere ve sağlık çalışanlarına yönelik güvensizliğin giderilmesi için tabip odalarının onur kurullarında nezdinde girişimlerde bulunuldu, öteden bebeklerini kaybeden aileler ve kapatılan hastanelerdeki hekimler ile bir araya geleceklerini aktaran Azap, “Kapatılan hastanelerde çalışan, işlenen suçlarla hiçbir ilgisi olmayan ve hastanelerin kapanmasıyla ağır yaralanmalar yaşayan 400’den fazla hekim, 1.500’den fazla sağlık çalışanı var. İl sağlık müdürlükleri ile görüşerek ve girişimlerde bulunarak haklarının haklarını, kesintilerini kesmeye çalışıyoruz” dedi.

“Biz performans sistemini tümünden reddediyoruz”

Sistemin bu suiistimal ve ihmallere bir daha yer değiştirmeyeceği şekilde yeniden hesaplaması gereken sağlık otoritesinin, aile hekimliği çalışanlarının performansı ve ödeme yöntemlerinde değişiklik içeren bir yönetmelik çıkarılmaya dikkat etme Azap, yöntemleri şu şekilde noktaladı:

“Biz performans sistemini tümünden reddediyoruz. Kamunun sisteminin başlangıçtan sonra organize ettiği, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının insanca yaşamasına yetecek ve emekliliklerine yansıyacak tek gelir elde ettiği, birinci basamak sağlık bölümleri güçlendirildiği, koruyucu hekimlik uygulamalarının geliştirildiği ve sevk zinciri ile kesintili sağlık hizmeti sunumunun sağlandığı bir sistem hiç zor değil. Yeter ki iradeniz bu yönde olsun.”

TTB ve tabip odalarının hazırladığı ortak açıklamayı TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Pınar Saip okudu. Açıklamanın tamamı şöyle:

Çok üzgünüz:
Sağlıkta Ticaret Ölüm Getirdi!
Halkın Sağlık Hakkına ve Mesleğimizin Onuruna Sahip Çıkıyoruz.
Sorumlular Hesap Vermelidir!


Tabip Odaları ve Türk Tabipleri Birliği olarak Sağlıkta Dönüşüm Programı ile sağlık sistemimize giren açgözlü ticaretin kurbanı olan ailelerin, bebeklerin, etik değerlerine bağlı dostlarımızın ve sağlık çalışanlarının yanındayız!

İstanbul’da bebeklerin bir sermaye çetesi tarafından tıbbi gereklilik olmadığı halde anlaşma hizmetleri, özel hastanelerin yoğun bakım ünitelerine usulsüz yönlendirilmesine, yoğun bakımlarda gereğinden uzun yatırıldıklarına, bu sayede Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ve ailelerden haksız gelir elde edildiğine ve daha vahimi bebeklerin bir bölümünün yoğun bakım takipleri sırasında hayatlarını kaybettiğine ilişkin haberleri büyük bir üzüntüyle yakından takip ediyoruz. Hayatını kaybeden bebeklerimizin ve ailelerinin acısını paylaşıyoruz.

”Bu olay birkaç vicdan ve ahlak yoksunluğu ”

Olay hekimlik değerleri bir yana, gençlik değerleri ile bağdaşmayacak niteliktedir ve hiçbir gerekçe halk hakkında bilgi sahibi olamazsınız riske atmayı hekimlik değerlerinin ayaklarının yerine toplanmasını doğru bir şekilde çıkarmaz. İstanbul Tabip Odamız ilgili yeniden soruşturma başlatmıştır. Onur kuruluşunun olayının ayrıntıları ve en hızlı şekilde soruşturulması gereken cezaları vereceğinden kimsenin detaylarının ayrıntıları.

Yürütme ve denetim görevini elinde bulunduran İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı hizmetlerinin ihmalleri, yıllardır anlaşılan bu tezgahın geç ortaya çıkmasından sorumlu oldukları iddianameden anlaşılmaktadır. Tüm sorumluların adalet önünde hesap vermeleri gerekmektedir. Sağlık Bakanı’nı sorumlu davranması gerektiğini, bir bürokrat olan Sağlık Bakanı’nı o göreve atayan Cumhurbaşkanı’nı da göreve davet ediyoruz.

Öte yandan bu olayın, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının hemen tamamının tamamının, büyük özveriyle ve sadece kişinin sağlığı için harcadığı gerçeğini gölgelememesini istiyoruz. Topluma karşı görevi en iyi şekilde yapmaya çalışan çalışanlarımızın ve tüm sağlık çalışanlarının arkasındayız.

Bu olay birkaç vicdan ve ahlak yoksunluğu sağlık çalışanlarının, hastane yöneticisinin suça katılmasından ibaret değildir ve bu kişilerin cezalandırılması ile geçiştirilecek ve düzenli olarak verilecek miktar da değildir. Bunu çok aşan ve sistemle ilgili ciddi bir sorunla, yıllardır uygulanan sağlık politikalarının iflasıyla karşı karşıya kaldığımız politikalarla karşı karşıyayız.

Yaşananlar, yıllardır kamuoyunu ve bilgilerimize uyarladığımız bir gerçeği, Sağlıkta Dönüşüm Programının uyguladığı politikaların halkın halkına olmadığı ve sağlık koşullarının yıkıcı sonuçları olduğu gerçeğini inkar edilemeyecek şekilde ortaya çıkıp Sağlık hizmetini sıradanlaştıran, niteliğe değil niceliğe önem veren, hastaneleri ticarethane ve çevreye müşteri haline gelen, sağlık Piyasa kurallarını belirleyen Sağlıkta Dönüşüm Programı sağlık sistemimizi çökertmiştir.

Halk sağlığına, hekimlik değerlerine ve sağlık çalışanlarına zarar veren, ülke çapında bir avuç insanın, harcanmasına yol açan ve bu son olayda görülen gibi insanlık değerlerinin ayaklarının desteklenmesine neden olan politikalar bir an önce terk edilmelidir.

Tabip Odaları ve TTB Merkez Konseyi olarak; Maddi ve insani geniş alanlardaki ihtiyaçlar eşit, sınıflandırılmış, ücretsiz ve kapsamlı sağlık hizmeti sunan bir sağlık sisteminin kurulması henüz planlanmadı. Yöneticileri, para piyasasının insafına bırakan sağlık politikalarını bir kenara bırakıyor, koruyucu hekimlik ve birinci basamağın güçlendirildiği, sağlık çalışanlarının güvenli ve güvenceli çalışabildiği, sağlık hizmetinin mevcut olduğu ve toplumun katkısının değerlendirildiği bir sağlık sistemini hayata geçirmeye çağırıyoruz.

Tüm kamuoyuna duyururuz ki; Tabip Odaları ve TTB olarak, bu korkunç olaya yol açan ticarileştirilmiş sağlık sistemi yerine eşit, ücretsiz, ayrılmış ve ayrılan bir sağlık sistemi kurulumu için tüm yıl boyunca mücadele ediyor. Ayrıca; ailelerin yanında, bebeklerin her konuda biz, üzerimize düşen hızları hızla artıyor. Piyasacı sağlık sisteminin bütün zorlamalarına karşın etik ilkelerden politikaların meslektaşlarımızın, sağlık çalışanlarının her zaman yanında olacağız.

Öneri ve taleplerimiz:

Olaydan doğrudan etkilenen ailelere ve adı geçen hastanelerde bebekleri takip edilmiş olan tüm ailelere gerekli açıklamalar yapılmalı, ihtiyaç planlaması her tür destek takviyesidir.
Gerekli denetimleri yapmayarak vahim karşılığını neden olan kamuya uygunluğunu yapmalı, kanun de hesap vermelidir.
Olaya karıştığı için kapatılan hastane kamuya devredilerek tekrar açılarak, burada çalışan meslektaşlarımızın ve sağlık çalışanlarının hakları korunmalıdır.
Tüm kasetlerin 112 kayıtlı geriye dönük incelenerek benzer çetelerin varlığı araştırılmalıdır.
Meclis’te araştırma komisyonu kurulmalı ve konu tüm ayrıntılarıyla araştırılmalıdır.
Konuyla ilgili tüm yasal ve idari işlemler açık ve şeffaf bir şekilde yürütülmelidir.
Sağlıkta Dönüşüm Programı’ndan, sağlığın ticarileşmesinden, hizmet alımından ve taşeronlaştırılmasından vazgeçilerek sağlıkta sermaye çetelerinin varlığına son verilir.!

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.