Türkan Saylan Ölümünün 14. Yıldönümünde Sevgi, Saygı ve Minnetle Anıldı

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Onursal Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, İstanbul Zincirlikuyu’daki mezarı başında anıldı.

Prof. Dr. Türkan Saylan, ölümünün 14. yılında sevenleri tarafından minnetle anıldı.

Saylan’ın mezarında toplanan insanların sol göğsünde “Sevgi, saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.” yazılı Türkan Saylan resmi takılıydı.

ÇYDD Başkanı, aynı zamanda Türkan Saylan’ın öğrencisi ve sıkı yol arkadaşı olarak tabir edilen Prof. Dr. Ayşe Yüksel, mezarlıkta konuşma yaptı.

Yüksel konuşmasında şu sözleri sarfetti:

“Bugün yağmur yağıyor. Düşündüm,14 yıl boyunca hiç yağmur yağmış mıydı diye. Hiç yağmur yağmamıştı. Bu yağmura bir anlam yüklemek istiyorum. Ülkemizin bütün olumsuzlukları, bu yağmurla bugün yıkanıp gidecek. Türkan hocamızın fiziksel olarak ayrıldığı bugünden sonra, onun bize öğrettiği gibi umudumuz çoğalacak, büyüyecek, aydınlık bir gelecek bizimle buluşacak. Türkan hoca tabi ki pozitif bilimlere inanan, tıp okumuş, hayatında hep pozitif bilimlerin ışığında çalışmış bir Cumhuriyet kadınıydı. Mustafa Kemal Atatürk’ün kızıydı. Öyle tanımlardı kendini. Ama zaman zamanda hani kendimize belki bir oyun belki bir hoşluk gibi böyle olsa böyle olur, böyle olsa böyle olur gibi hoş söylemelerde de bulunurdu. Bu yağmurla ilgili düşüncelerim biraz da onu çağrıştırdı bana. Hatırlayanlar vardır aramızda. Türkan hoca için Van, Hakkari özellikle çok ama çok önemliydi. İçini acıtmıştı, Hakkari’nin sürgün ili olarak bilinmesi. Herkese ‘Seni Hakkari’ye sürerim’ diye korkutulması. Onun için olsa gerek ‘Ben’ demişti, ‘Hakkari’yi marka şehir yapacağım. Onun için uğraşacağım’ Gerçekten çok uğraştı, çok emek verdi. Hakkari marka oldu aslında. Çünkü orada Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin desteğiyle yıllardır yatılı bölge ilköğretim bölge okulu olarak devam eden okulumuz Çağdaş Yaşam Kız Yatılı Bölge Okulu oldu. İşte ne olduysa ondan sonra oldu. Orada o yıllarda yetişen kız çocukları, ÇYDD’nin desteği, bursu, Türkan hocanın onlara yol göstermesiyle Mustafa Kemal Atatürk’ün torunları olarak yetiştiler. Doktor oldular, öğretmen oldular, çoğunluğu Hakkari’de görev yapıyor. Emeklerini başta kadınlar olmak üzere, yurttaşlarımıza veriyorlar. Bir üçgen, üç tarafı da dolu dolu. Hepsi Mustafa Kemal Atatürk’te buluşuyor, laik Türkiye Cumhuriyeti’nde buluşuyor. Türkan hocam gözün arkada değil, bunu biliyorum. Siz bedenen yanımızda olmasanız da öğrettiklerinizle yaptığınız örneklerle hep yanımızdasınız, hep bizimlesiniz. Herkes ‘Türkan hoca olsa ne yapardı?’ sorusunu kendisine soruyor, böyle yapardı diyerek te yoluna devam ediyor. Işık içinde uyuduğunuzu, huzurla uyuduğunuzu düşünerek, inanarak sizi ne kadar çok sevdiğimizi bir kez daha, bu yağmurlu günde haykırmak istiyoruz. Türkan hocam siz çok kıymetlisiniz, iyi ki sizi tanıdık, iyi ki sizinle birlikte olduk. Sizi çok ama çok seviyoruz. Saygılarımla”

Türkan Saylan Kimdir?

Türk Tıp Doktoru, akademisyen, yazar olan Türkan Saylan, 13 Aralık 1935 günü İstanbul’da dünyaya geldi. Babası Cumhuriyet döneminin ilk müteahhitlerinden Fasih Galip Bey, annesi İsviçreli Lili Mina Raiman (evlendikten sonra Leyla adını almıştır) ‘dır. Kandilli Kız Lisesi’ni bitirmesinin ardından 1963 yılında İstanbul Tıp Fakültesi’ni bitirmiştir.

Hayatı boyunca pek çok başarıya imza atan Saylan, en başta 1976 yılında başladığı Lepra (Cüzzam) hastalığı çalışmalarıyla bilinir. O dönemde yaklaşılması ve dokunulmasına izin verilmeyen hastalar üzerinde cesurca çalışmalarda bulunmuş, Cüzzamla Savaş Derneği ve Vakfı’nı kurmuştur. 1986 yılında kendisine Hindistan’da “Uluslararası Gandhi Ödülü” verilmiştir. 2006 yılına kadar ise Dünya Sağlık Örgütü’nde lepra konusunda danışmanlık yapmıştır. Saylan aynı zamanda Uluslararası Lepra Birliği (ILU)’nin kurucu üyesi ve başkan yardımcısıdır.

13 Nisan 2009 yılında FETÖ ile işbirliği yaptığı öne sürülerek Ergenekon Operasyonu dahilinde evinde ve başkanlık ettiği ÇYDD’nin merkezlerinde aramalar yapılmıştır. Bazı dernek yöneticileri gözaltına alınmıştır. Birçok bilgisayar ve belgelere el konuldu.

Türkan Saylan 2009 yılında meme kanserinin ilerlemesiyle yaşama veda etmiştir.

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.