Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Yunanistan Cumhubaşkanlığının müftülüklere dair düzenleme içeren kararnamesine yönelik tepkide bulundu.
Sözcü Aksoy, konu ile ilgili verdiği yazılı demeçte, Batı Trakya Tük Azınlığı Danışma Kurulu’nun (BTTADK) söz konusu kararnameye yaptığı açıklama ile güçlü bir tepki verdiğini açıkladı. Bu görüşlerin Dışişleri Bakanlığınca da paylaşıldığını aktardı.
Aksoy’un yaptığı değerlendirme şu şekilde;
“Yunanistan, Türk azınlığın seçtiği müftüleri tanımayarak Lozan Barış Antlaşması’nı ihlal etmektedir. Bu kere de yanlış uygulamalarını düzeltmek yerine müftülük makamını ve azınlık müftülerini yeni kurduğu bir devlet dairesine bağlamak suretiyle ihlallerini daha da vahim bir hale getirmektedir. Yunanistan’da müftülüklerin idari statü ve yapıları ile yargı yetkilerine ilişkin kapsamlı düzenlemeler içeren söz konusu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, azınlığın dini ve hayır kuruluşlarını tesis etme ve yönetme hakkını teminat altına alan 1923 Lozan Barış Antlaşması’na aykırıdır.”
“Söz konusu düzenlemenin Yunanistan’ın Türk azınlığın sorunlarının çözümü için azınlık temsilcileriyle geniş kapsamlı ve samimi iletişim kurmak, görüşlerini almak yerine sorunun kaynağını teşkil eden, dini konulardan sorumlu devlet kurumlarının içinde özellikle Türklere baskı uygulayan çevrelerce gerçekleştirmesi, Yunan zihniyetinin iyi niyetten uzak olduğunu kamuoyuna bir kez daha sergilemiştir.
Yunanistan’ın yapması gereken, azınlığın seçtiği meşru müftüleri tanıması ve yasadışı atanmış müftüleri dayatma konusundaki yanlıştan dönmesidir. Yunanistan’dan ayrıca beklentimiz, adlarında sadece ‘Türk’ kelimesi geçtiği için yasakladığı sivil toplum kuruluşlarıyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulaması, azınlığın vakıf idareleri ve vakıf malları üzerinde tam söz hakkına sahip olmalarını temin etmesi, Yunan Vatandaşlık Yasası’nın ilga edilmiş olan 19. maddesi bağlamında vatandaşlıktan çıkartılan azınlık mensuplarını yeniden vatandaşlığa alması, öte yandan azınlık anaokulları ve diğer seviyelerde azınlık okulları açma taleplerini karşılamasıdır.”
“Yunanistan’daki insan haklarının durumunu takip eden uluslararası ve bölgesel kuruluşlar ile AB kurumlarını, Yunanistan’ın, Avrupa değerleri ve evrensel insan haklarıyla çelişen tasarrufları konusunda tarafsız incelemelerde bulunmaya davet ediyoruz. Türkiye, Yunanistan’daki Türk azınlığın haklı çıkar ve taleplerinin takipçisi olmaya devam edecek olup, azınlığın haklarında meydana gelecek gelişmeler ikili ilişkilerimiz üzerinde de olumlu etki yapacaktır.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.