Uluslararası Gazeteciler Cemiyeti (UGC) Başkanı Ahmet Öz muhalefet tarafından sansür yasası olarak adlandırılan “Dezenformasyon ile Mücadele Yasası” ile ilgili açıklama yayılandı. 40 maddeden oluşan ve tüm maddeleri TBMM Genel Kurulu’ndan geçen yasa ile ilgili endişelerin dile getirildiği açıklamada özellikle 29. maddeye dikkat çekildi. 29. maddenin muğlak ifadeler içermesi yüzünden yanlış uygulamalara ve oto sansüre yol açacağı ifade edilen açıklamada ayrıca yasanın hiçbir gazetecilik örgütünün oluru alınmadan yasalaşmasına da tepki gösterildi. Açıklamanın tam metni şöyle;
UGC-Uluslararası Gazeteciler Cemiyeti “ Dezenformasyon Yasasının 29.Maddesi Gazeteciler Adına Kabul Edilemez
“UGC-Uluslararası Gazeteciler Cemiyeti ‘Dezenformasyon Yasasının 29.Maddesi Gazeteciler Adına Kabul Edilemez’
‘Dezenformasyonla mücadele düzenlemesi’ olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.
Bu yasa özellikle internet haber sitelerinin süreli yayın statüsüne alınması ve haber sitelerine resmi ilan ve reklam verilmesi, haber sitesi çalışanlarına basın kartı düzenlenmesi, çeşitli basın kartlarının tanımımın yapılması ve kriterlerinin belirlenmesi, çocukların kötü içeriklerden korunması gibi konularda çok gerekli ve önemli değişiklikler içeriyor.
Ama 40 maddeden oluşan bu düzenlemenin 29. maddesi bütün bu yapılmaya çalışan iyi düzenlemelere gölge düşürmektedir. 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununa 217 nci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen ‘Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ ibaresi ve bu ibareyi açıklayan ‘Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.”’ 217. maddesinin A fıkrası bu getirilmeye çalışılan düzenlemeye gölge düşürmektedir.
Bu ifadede geçen ‘Ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgi’ tanımlaması pek çok avukat, uzman, emekli hakim ve gazeteci tarafından da ifade edildiği üzere muğlaktır. Böyle muğlak ifadeler üzerinden belirlenen cezalar tüm kamuoyu tarafından endişe ile karşılanmıştır. Tüm gazeteciler ve toplum ifade özgürlüğünün kısıtlanacağı konusunda endişelidir ve hapis cezası ile sonuçlanabilecek olan bu eylem tüm halkı oto sansüre götürecektir.
Ayrıca, bu yasal düzenlemeler Uluslararası Gazeteciler Cemiyeti de dahil olmak üzere hiçbir gazetecilik örgütü ile görüşülmeden hazırlanmıştır. Başta gazetecileri ve daha sonra sosyal medya kullanıcılarını ilgilendiren bu düzenlemenin gazeteci örgütlerinin görüşü alınmadan hazırlanması sansürle ilgili başka kuşkuları da uyandırmaktadır. Özellikle seçim sathına girdiğimiz bu dönemde, bu yasanın meclisten geçmesi, korkulan düzeyde uygulanmasa bile pek çok insanın özgürce fikirlerini ifade edememesine yol açacaktır.
UGC-Uluslararası Gazeteciler Cemiyeti olarak bu düzenlemeyi kınıyoruz, İfade özgürlüğünün Türkiye’de yara almadan devam edebilmesi için hapis cezasıyla sonuçlanan Dezenformasyon Yasasının 29. Maddesinin bir an evvel düzeltilmesini talep ediyoruz.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.