Hong Kong’da Falun Gong Zulmüne Son Verilmesi Çağrısında Bulunuldu

ABD Uluslararası Dini Özgürlük Büyükelçisi Samuel D. Brownback, 8 Mart 2019 tarihinde Hong Kong’daki Yabancı Muhabirler Kulübü’nde konuştu. Çin Komünist Partisinin (ÇKP) Falun Gong‘a uyguladığı zulmü ve canlı Falun Gong uygulayıcılarından devlet onaylı organ toplamasını kınadı.

Brownback: ÇKP’nin Canlı Falun Gong Uygulayıcılarının Organlarını Topladığına Dair İddialar Devam Ediyor

Brownback, Çin’in dini özgürlüğünün kötü durumuyla ilgili konuştu.

“Çin hükümetinin baskısı, kötü muamele gören Falun Gong’a uzanıyor” diyerek devam etti, “bu iyice belgelenmiştir.

Falun Gong’u uyguladığı için gözaltına alınanların binlerce işkence ve tahmin raporuna dayanan Brownback şuna dikkat çekti: “Falun Gong, yalnızca 2018 yılında en az 69 Falun Gong uygulayıcısının Çin hükümeti nezaretinde veya gözaltındayken meydana gelen yaralanmalar nedeniyle öldüğünü tahmin etmekte.

“İddialar, Çin hükümetinin, Falun Gong uygulayıcıları ve Uygurlar da dahil olmak üzere inançları nedeniyle tutulan mahkumların organlarının zorla toplanmaya devam ettiğinde ısrarcı.

“Cesur ve ısrarcı araştırmacılardan gelen veriler, talebi karşılayamayacak gönüllü bağışlar ile Çin’deki organ nakli sistemine ilişkin soruları gündeme getiriyor. Bu gerçekten dehşet verici bir olasılık.

“Bizler, Çin hükümetinin, Falun Gong uygulayıcılarına yaptığı istismar ve kötü muameleyi sona erdirmesini savunmaya devam edeceğiz. Bu yirmi yıldan fazla sürdü ve durması gerekiyor. Ayrıca, onlar kayıp uygulayıcıların nerede olduklarından da bahsetmeliler.”

ÇKP İnanç Üzerine Yaptığı Savaşı Kazanmayacak

Brownback, Çin halkına ve onların insanlığa olan katkıları için duyduğu saygıyı ve yüksek takdiri dile getirdi.

Konuşmasına şöyle devam etti, “İnancı için acı çeken Çinlilerin yaşadıkları hakkında raporlar aldığımda, Çin Komünist Partisinin neden kendi halkına ruhları için kendi yollarını seçmesine izin vermeye güvenmediğini merak etmeden edemiyorum. Söz konusu olan bir milyar ruh var. Çin hükümetinin inanç ile savaş halinde olduğu görülüyor. Kazanamayacakları bir savaş.”

“Çin Komünist Partisi’nin inançlı insanlardan korkacak neyi var? Çin hükümeti, Anayasasında yer alan ve BM İnsan Hakları Bildirgesi’nde yer alan kutsal dini özgürlük hakkını ihlal etmeye devam ediyor.”

O, ABD’nin 1999 yılından bu yana, 1998 Uluslararası Dini Özgürlük Yasası geldiğinden beri, Çin’i özel endişe verici ülke olarak ilan ettiğini belirtti. Bu, ABD Uluslararası Dini Özgürlük Komisyonu tarafından yürütülen yıllık din özgürlüğü değerlendirmesinde din özgürlüğünü ihlal edenler için en ciddi kategoridir.

Çin Gelecekte İnanç Özgürlüğüne Sahip Olacak

“Çin Komünist Partisi, din özgürlüğü için kendi halkının çığlıklarını duymalı ve bu hatayı düzeltmek için harekete geçmeli” dedi.

“Çin halkı harika insanlar. Yakında bir gün, onlar inancını uygulamakta özgür olacaklar. Dini özgürlük kapıları Çin’de aniden açılacak ve dini zulmün demir perdesi düşecek. Çin hükümeti şu anda tarihin yanlış tarafında – ama bu değişecek.”

Ayrıca, Çinli yetkililerin, toplama kamplarında Uygurları keyfi olarak gözaltına almasının da endişe verici olduğunu söyledi. Tibet’te ÇKP Budizm’e olan baskısını sürdürüyor ve yerle bir edilen manastırlar var. Hükümet binlerce keşişi çıkardı ve konutlarını yıktı. ÇKP, geçen yıl dini işlerle ilgili düzenlemeleri yürürlüğe koymaya başlamasından bu yana, Hıristiyanlara yönelik baskılarını da artırdı.

Herkes İçin Dini Özgürlüğü Teşvik Etmek

Brownback, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ulusların herkes için dini özgürlüğü teşvik etmek amacıyla dünyanın dört bir yanından dini liderleri bir araya getirdiğini söyledi. Dini Özgürlüğü İlerletme Bakanlar toplantısı geçtiğimiz Temmuz ayında gerçekleşti. Sekreter Pompeo, bir sonraki Bakanlar Toplantısının 16-18 Temmuz’da Washington’da yapılacağını açıkladı.

“Tüm çabalarımız sayesinde” dedi ve devam etti, “bizler basit ama önemli bir hayalin peşindeyiz – bir gün dünya çapındaki tüm halklar özgürce ibadet edebilecek ve istediklerine inanabilecekler.”

Kaynak: Minghui.org

Çeviren: N.Kaya