Uluslararası Turan Devletleri Teşkilatı Mersin İl Başkanlığı
“En uzun mesafeler bile bir adımla başlar.”
Bugün merkezi Antalya’da bulunan, 15 il ve bazı ilçelerde temsil edilen, Uluslararası Turan Devletleri Teşkilatı’nın Mersin il Başkanlığında, Genel Başkan Yardımcısı ve il Başkanı Mustafa Uçar ile birlikteyiz. Mustafa Başkan bizlere derneğin faaliyetleri ve amaçları hakkında bilgi verdi.
Türkiye Yüzyılı çok konuşulan bir konudur. Türkiye Yüzyılı derken bundan ne anlarız? Elbette tek başına sadece Türkiye ile sınırlı olmayan bir gelecek tasavvurudur Türkiye Yüzyılı. Tüm Türk orjinli devletleri de içine alan bir yapıdır. Buradaki hedef, ortak alfabeden, ortak para birimine, ortak kimlik ve ortak orduya değin uzanan bir fikir ve yönetim birliğidir.
Aynı zamanda Turan ülküsünün de gerçekleşmesi anlamına gelir ki bu uğurda milyonlarca insan güç birliği, eylem birliği yapmaktadır. İşte Uluslararası Turan Devletleri Teşkilatı da bunlardan biridir. Teşkilat, 2023 yılında kurulmuştur. Amaçları arasında 81 ilde örgütlenmek vardır. 21. Yüzyılda Avrasya yükselen bir değerdir. Bölgedeki doğal kaynaklar, insan gücü bunu teyit eder niteliktedir. Türk Devletleri Teşkilatı yanı sıra, Şangay İşbirliği Örgütü ve BRİCS ülkeleri de bu yüzyılda öne çıkması beklenen ulus üstü kurumlardır.
Mersin il Teşkilatı Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Uçar da ülkünün gönüllü erlerindendir. Büyük fedakarlıklar göstererek çalışmalarını sürdürmektedir. Teşkilat, dernek statüsündedir. Eğitim, sanat, kültür gibi her alanda faaliyet göstermektedir. Her ay iki kez dernek bünyesinde şehitler için yemekli Kur’an okutulmaktadır örneğin.
Derneğin ileriki hedefleri arasında Oba Kent ve Turan Üniversitesi kurmak gibi büyük projeler de vardır. Mersin Şube Başkanı Mustafa Uçar’ın diğer önem verdiği konuların başında, şehrimizdeki kurum ve makamları ziyaret etmek vardır.
Uçar, hiçbir siyasi amaç gütmediklerini, kimsenin ‘arka bahçesi’ olmadıklarını da özellikle belirtiyor. “Türk’üm, Türkçü’yüm, ne mutlu Türk’üm diyebilen herkesi birlik ve beraberliğe davet ediyoruz” diyor. Uçar devamla:” Ortak alfabe hayata geçti. Ortak para birimi onaylandı. Turan ordusu kuruldu ve her geçen gün gelişiyor. Türk devletlerine geçerken, vize serbestisi istiyorum. Serbest ticaret istiyorum. Her alanda, birlik beraberlik istiyorum. Tükettiğimiz ürünlerde önceliğin Türk ürünlerine verilmesini istiyorum. Kırımlı İsmail Gaspıralı’nın dediği gibi dilde, fikirde, işte birlik istiyorum”diyor. Bilmem Başkan çok şeyler mi istiyor? Tüm emareler bu gibi isteklerin gerçekleşmesinin çok mümkün olduğunu gösteriyor bizlere. O bakımdan umutlu olmakta yarar var.
Enver Paşa boşuna şehit düşmedi. O, “Turan, Türk birliğidir” diyordu. Bu uğurda hayatını verdi. Turan orduları baş komutanıydı. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk de “Ben her şeyden önce bir Türk milliyetçisiyim. Böyle doğdum böyle öleceğim” dememiş miydi?
Terörsüz Türkiye projesi konusunda görüş belirtmeyen Uçar, devletin aldığı tüm kararların arkasında olduklarını belirtiyor. Mersin’deki Türk varlığı hakkında da hiçbir sorun görmüyor Başkan. Mersin’de güçlü bir Türk varlığından söz ediyor fakat ortak hareket etmede ve tarihî bilinçte bazı sıkıntıların olduğuna vurgu yapıyor. Teşkilat, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Turan dersleri vermesi gerektiğini savunuyor.
Mersin şubedeki söyleşimizde Başkanın oldukça gayretli olduğunu görüyorum. Aynı zamanda daha fazla gönüllü yardımcılara ihtiyaç duyduğunu da gözlemliyorum. Öyle ki Mustafa bey bazen yetişmekte güçlükler yaşıyor anladığım kadarıyla.
Türklük şuuru ve davasına, Türk tõresine, kültürüne modern hayat ve bilhassa sosyal medya büyük zararlar veriyor. Tüm ailelerin bu farkındalık içerisinde çocuklarına daha fazla dikkat ve zaman ayırmaları gerekliliğinden konuşuyoruz. Subliminal mesajların yıkıcı etkilerine değiniyoruz.
Dernek, erzak ve okul araç gereçleri temininde titiz davranıyor. Tüm STK’larla ve bilhassa Kızılay ile yakın diyalog geliştiriyor. Üniversiteden hocaların gençlere tarih bilinci aşılamaları, Türk liderlerini tanıtmak için dernekte dersler verilmesi planlanıyor.
Başkan Uçar; “Hedeflerimiz var ama imkansızlıklar da var. Biz yine de Türklüğümüzü yaşamak ve korumak peşindeyiz. Onlarda imkân varsa, bizde de iman gücü var” diyor söyleşimizin sonunda.