
Batı Nadir Maden alanında Çin’e olan bağımlılığı azaltmak için somut adımlar atmaya başladı. ABD ve Avrupa, nadir toprak elementlerinde alternatif çözümler geliştirmek üzere harekete geçti. Özellikle son yıllarda Çin’in uyguladığı ihracat kısıtlamaları, Batı’nın yeni kaynaklara yönelmesine yol açtı. Bu çerçevede hem yatırımlar hız kazandı hem de stratejik planlar devreye alındı.
Öncelikle ABD, kendi tedarik zincirini kurmak için devlet destekli projelere yöneldi. Avrupa ise aynı şekilde üretim kapasitesini artırarak Çin dışı kaynaklara yönelmeye başladı. G7 Zirvesi’nde, bu yeni yaklaşımın sembolü haline gelen bir mıknatıs tanıtıldı.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, bu mıknatısı örnek olarak gösterdi. Mıknatısın üretimi Estonya’da gerçekleşti; hammaddesi Avustralya’dan geldi. Kanada merkezli bir şirket süreci yönetirken Avrupa Birliği, bu üretimi Adil Geçiş Fonu ile destekledi.
Bu örnek, Çin dışı tedarik zincirinin mümkün olduğunu gösteriyor. Çin hâlâ küresel nadir toprak rafinajının %90’ını sağlıyor. Uluslararası Enerji Ajansı, bu veriyi resmi olarak onayladı. Ancak alternatif üretim artık mümkün hale geliyor.
Nadir toprak elementleri, cep telefonlarından elektrikli araçlara kadar birçok üründe kullanılır. Aynı zamanda bu elementler, askeri teknolojide de büyük rol oynar. Örneğin bir F-35 savaş uçağı 400 kg, nükleer denizaltı ise 4 ton nadir toprak elementi içerir.
Bu metaller yaygın olsa da ayrıştırması pahalı ve zordur. Çin sadece maden çıkarmıyor, aynı zamanda işleme ve üretim süreçlerine de hâkim. Bu nedenle, küresel pazar Çin’in fiyat ve ihracat politikalarına bağımlı durumda.
Çin’in Kısıtlamaları Batı Nadir Maden Atılımını Hızlandırdı
2024 yılında Çin, nadir toprak ihracatına kısıtlama getirdi. Bu adım, ABD’yi harekete geçirdi. Trump yönetimi yatırımları serbestleştirdi. Biden yönetimi ise vergi teşvikleri ve kredi destekleri sundu. Bu sayede yeni projeler hız kazandı.
Rare Element Resources şirketi bu dönüşümün ön saflarında yer aldı. Şirket CEO’su Ken Mushinski, “Bu girişim %100 ilerliyor,” diyerek kararlılığı vurguladı. Pentagon ve Enerji Bakanlığı ile görüştüğünü belirtti. Ayrıca Wyoming eyaleti de projeyi destekliyor.
Uzman James Lewis, bu sürecin kalıcı olacağını söyledi. Ona göre yatırımcılar, kazançları ve düzenlemeleri değerlendirdikten sonra sektöre girecek. Sonuç olarak Batı, nadir toprak elementlerinde Çin’e olan bağımlılığı bitirmek için tarihi bir fırsat yakaladı.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.