Eski Polis Memuru, Zhao Ziyang’ı Desteklediği için Akıl Hastanesine Kapatıldı

Eski bir polis memuru, 1989’da Tiananmen Meydanı Olayları’nda öğrencilere karşı uygulanan şiddete karşı gelen ve o zamanlar Çin Komunist Partisinin (ÇKP) genel sekreteri olan Zhao Ziyang’ı desteklemeye teşebbüs ettiği için ortadan kaybolmuştu. Polis memurunun kardeşi, polis memurunun istismara maruz kaldığı akıl hastanesine, zorla konulduğunu ortaya çıkardı.

Mr. Li Jinping, Tiananmen Meydanı katliamının ardından ev hapsine mahkum edilen ÇKP genel sekreteri Zhao Ziyang’e bağlı olarak çalışan bir polis memuruydu. Zhao, öğrencilerin demokratik hareketlerine yönelik destekleyici tavrı nedeniyle tutuklanmıştı.

Her ne kadar ÇKP, Zhao’nun hatırlanmasına yönelik girişimleri bastırmak istese de, demoktarik muhalifler tarafından hep bir şehit olarak görülmüştü. Li, 23 Ağustos 2010’da, Zhao’nun ölümünden sonra daha önce birçok kez yaptığı gibi, O’nu anmak ve Çin yönetimine öğrenci hareketinde yaptıkları yanlışları düzeltmek için çağrıda bulunmak amacıyla bir gösteri düzenleme başvurusunda bulunmuştu. Bunun üzerine derhal Halk Güvenlik Bürosu tarafından alıkonulmuş ve nerede olduğu ise bilinmemekteydi, ta ki Aralık ayında erkek kardeşine gizemli bir telefon araması gelene kadar.

İsimsiz Telefon

Li Jinping’in kardeşi Li Jinlong, Halk Güvenlik Şebeke’sinden birinin kendisini isimsiz bir kimlik ile arayarak, telefonda Li Jinping’in Chaoyang Bölgesi’nin Devlet Güvenlik Şubesi tarafından gizlice tutuklanarak, Chaoyang Bölge Akıl Hastanesi’nde tutulduğunu öğrendiğini söylüyor.

Li Jinlong hastaneye giderek, üçüncü kata çıktığında gerçekten de erkek hastaların kafeteryasında kardeşini uzaktan aralarından seçebildiğini, fakat hastane yönetimine ve polise giderek kardeşinin geri verilmesini istediğinde ise, yeterli kanıt olmadığı gerekçesiyle red cevabı aldığını belirtiyor.

Hastanede bir kişinin yardımıyla Jinlong kardeşi ile bir görüşme ayarlayabilmiş. İki kardeşten Li Jinping üst katta camın önünde durarak elinde bulunan karta yazı yazarken, Li Jinlong ise aynı şekilde binanın dışında alt katta durarak yazılanları okumuş. Jinping, ilk önce: “Beni bu akıl hastanesine koyarak adaletsiz bir muameleye maruz bıraktılar. Ben ruh hastası değilim.” Diğer kartta: “Tüm vücüdumda uyguladıkları ‘tedavi’ dolayısıyla birçok zarar meydana geldi, ve beni daha çok ziyarete gel.” yazıyormuş.

Yetkililer Aldırmıyor

Deutsche Presse Agentur’dan Beijing’te bulunan bir gazeteci, iki kardeşin bu olayına şahit olmuş ve fotoğrafları ile videolarını çekmiş.

Elinde bulunan kanıtlarla birlikte Li Jinlong, yeniden hastane yönetimine giderek kardeşinin serbest bırakılmasını istemiş. Yönetimden Xu soyadlı kişi, “Birinin serbest bırakılmasını talep etmek için polis yönetimine gitmelisiniz. Burda çalışanlar sadece hastaların tedavisi ile ilgilenir. Başka birşey ile ilgilenmeyiz.” demiş. Li Jinlong: “Biliyorum ki polis departmanı da isteğimi geri çevirecek, bu yüzden öncelikle hem denizaşırı ülkelerin hem de Çin medyasının dikkatini çekerek, tüm halkın desteğiyle Çin yönetimini kınamak istiyorum. Aynı zamanda kardeşimin serbest bırakılması için gerekirse yasal yollara da başvurabilirim.” diyor.

Zhao, 2005’te vefat ettiğinde hala ev hapsindeydi. Zao’nun ölümünden sonra, Li, evindeki bir odayı Zhao Ziyang’ın anısına adayarak, yönetimin üst seviyelerine Zhao Ziyang’ın itibarını düzeltmeleri için yazılar yazdı. Bunun yanında, dilekçe kampanyaları düzenleyerek, Zhao’nun itibarının düzeltilmesine çağrıda bulunmak üzere imzalar topladı.

Li, 2005’ten beri Beijing yetkilileri tarafından sürekli rahatsız edilerek alıkonuluyordu. 2009’da Tiananmen Meydanı’nda otoritelere çağrıda bulunmak üzere pankart açmıştı.

Orjinal ingilizce metin