Dünyanın önde gelen kanser araştırma kuruluşlarından ABD merkezli Ulusal Kanser Enstitüsü 3 aylık ömrü kaldığı söylenen Judy Perkins isimli kadına yeni bir terapi uyguladı.
Perkins’in üzerinde gerçekleştirilen bütün tedaviler başarısız oldu. 49 yaşındaki vücudun her yerine kanser hücreleri yayıldı. Karaciğerinde tenis topu büyüklüğünde tümörler oluştu.
Fakat Maryland’deki doktorlar, immünoterapiyi kullandı. Tıp dünyasını heyecanlandıran tedavide, hastanın bağışıklık sistemindeki hangi hücrelerin kanserle savaşmada en iyisi olduğunu belirliyor.
Terapi, ‘düşmanını tanı’ yöntemiyle başlıyor. Önce tümörün genetiği ve geçirdiği mutasyonlar inceleniyor. Kanser böylece bağışıklık sisteminde daha görünür hale geliyor.
Kanserle savaşan en iyi hücrelerin milyarlarcası labaratuvarda büyütülüyor. Ve vücuda geri enjekte ediliyor. Perkins’in hastalığında 62 genetik anomaliden sadece 4’ü kanserle mücadele edebilecek durumda. Fakat vücuda enjekte edilen 90 milyar hücre destek için ilaç tedavisi de uygulanıyor.
Judy Perkins, daha tedavinin bitiminden bir hafta sonra vücudunda bir değişiklik hissettiğini söylüyor. Göğsündeki tümörün hemen küçüldüğü hissettiğini ve 2 haftanın ardından tamamen kaybolduğunu belirtiyor.
Doktorlar, bu teknoloji için “yaşayan ilaç” tanımını yapıyor çünkü hastanın kendi canlı hücrelerinden üretiliyor.
Ulusal Kanser Enstitüsü’nden Dr Steven Rosenberg “Akla hayale gelebilecek en kişiye özel tedavi yönteminden bahsediyoruz” diyor.
Tedavi sadece bir hastada denendi ve bulguların doğrulanması için daha çok deney yapılması gerekecek.
Araştırmalara göre kanser dünya çapında başlıca ikinci ölüm nedenidir. 2015’te dünya çapında 571 bin hasta göğüs kanserinden hayatını kaybetti.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.