Tarih Boyunca Süren Ters Bakış Açıları
Yaşantımız boyunca başımıza gelen her şeyin tesadüfen olduğuna inanırız. Ya da birçok şeyin bizim kendi çabamızla olduğunu düşünürüz. Fakat tarih boyunca birçok erdemli din ve çeşitli uygulama sistemleri bunun böyle olmadığını söylemiştir.
Bizler insanoğlu olarak hayatı sadece kendimizin yönlendirdiğine inanırız. Fakat geleneksel uygulama sistemleri düşüncelerimizin kökeninin bile evrenin farklı seviyeleri ile ilişkili olduğundan bahseder.
İki yaklaşım tarzına bakıldığı zaman, düşünce biçimlerinin zıt oldukları görülebilir. Mesela biz insanlar acı çekmenin iyi bir şey olmadığına inanırız. Fakat dinler veya çeşitli kişisel gelişim uygulamaları acı çekmenin çok ta kötü bir şey olmadığını söyler. Sabır, hoşgörü ve dayanıklılık işte bu gibi sebeplerle türemiş olan yaklaşım biçimleridir. Başımıza kötü bir şey geldiği zaman çok tepkisel davranmak yerine sabırlı ve hoşgörülü davranmak bize sandığımızdan daha fazla şeyler kazandırır çünkü.
İnanç sistemleri hayatın ve hayatımızdaki her şeyin belirli prensipler üzerine temellenmiş olduğunu söylemiştir, o yüzden her şey bizim kendi kontrolümüz dışında olabilir. Materyalist düşünme biçimi buna şiddetle karşı çıkar fakat binlerce yıllık bilgileri bir kenara atmak ve üzerinde bile durmamak aslında batıl inançlı olmanın ta kendisi de olabilir.
Eğer başımıza gelen şeyler bizim kontrolümüzün dışında ise, o durumda yaşadığımız şeylerin sebepleri olmalıdır. Eskiden yapmış olduğumuz bir kötülüğün bedelini ödüyor olabiliriz mesela veya geçmişten gelen binlerce karmaşık olayın kombinasyonları da olabilir yaşadıklarımız. Bu gibi prensipleri anlamadan yaşayan insanlara tarih boyunca ‘‘toplum içerisinde kaybolmuş kişiler’’ olarak bakılmıştır. Hatta gözleri ile görmediğine inanmayan kişiler ve bu konuda inatçı görüşler taşıyan insanlar xiu-lian döngülerinde en cahil insanlar olarak görülmüştür.
Biz modern toplumlar bütün bu yaklaşım tarzlarını çok kavramsallaştırdık. Çoğu insan buna kadercilik, batıl inanç, geri kafalı olmak bile der, fakat farklı perspektifler göz önüne alındığı zaman bunun bilinçli olmak olduğu kolaylıkla anlaşılabilir. Modern toplumun kriterlerine göre aptal gibi görünen bir kişinin çok akıllı olması gibidir.
Modern toplum insanı buna geriye doğru gitmek der fakat eşeğine ters binen ünlü bir bilge: ‘‘ileriye doğru gitmenin aslında geriye gitmek olduğunu anladığım için eşeğime ters biniyorum’’ demiştir.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.