Yaşam Hakkı Savunucularından “Katliam Yasasına” Karşı Miting

Hayvan hakkı savunucuları, AYM’ye çağrıda bulunarak İstanbul Maltepe Etkinlik Alanı’nda miting düzenledi.

Yaşam hakkı savunucuları, “katliam yasasına” karşı İstanbul’da miting düzenledi. “Yaşatacağız Platformu” öncülüğünde Yaşam İçin Yasa, Hayvan Yaşam Özgürlük İnisiyatifi, DİSK İstanbul Bölge Temsilciliği, KESK İstanbul Şubeler Platformu’nun ortak çağrısıyla yapıldı.Açıklamada, “Sorumluluğunu yerine getirmeyen iktidar şimdi faturayı hayvanlara kesmeye çalışıyor” dediler. “AYM yasayı iptal et”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz dostlarımızı vermiyoruz” , “öldürme yaşat” sloganlarının atıldığı mitingte “Cinayeti durdur” “Yasayı geri çek, öldürme yaşat”, “Köpekleri değil, katilleri topla” dövizleri taşındı.


“Katliam yasası” gündeme girdiği günden bu yana hayvanlara yönelik şiddet, istismar ve katliam haberlerinin artığı belirtilen Sevcan Çamlıdağ, “Hayvanlara yönelik bu şiddet vakalarının tekil, istisnai vakalar olmadığını biliyoruz. Tıpkı kadın cinayetleri gibi, trans cinayetleri gibi, çocuk istismarı gibi hayvana yönelik şiddet de sistematik bir sorundur, hayvan nefreti de hayvan cinayetleri de politiktir” dedi.


Mitinge çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü destek verdi. Mitingde sık sık “Hayvana insana yeryüzüne özgürlük”, “Toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin”, “AYM yasayı hemen iptal et”, “AKP elini hayvanlardan çek”, “MHP elini hayvanlardan çek” ve “CHP elini hayvanlardan çek” sloganları atıldı. Yaşatacağız Platformu adına basın açıklamasını Sevcan Çamlıdağ, Dilan Darğa ve Ersin Tek okudu.

Basın açıklamasını Yaşatacağız Platformu’ndan Sevcan Çamlıdağ, Dilan Dağra ve Ersin Tek okudu, Platform yaptığı açıklamada adına yasa diyerek katliam fermanını, şiddeti sıradanlaştırmaya çalıştıklarının altını çizerek, “Ancak biz alışmıyoruz! Tek bir dostumuzun dahi zarar görmesine tahammülümüz yok! Yasayı istemeyen %85’iz biz, halkın ta kendisiyiz! Elit saraylardan gelen talimatlarla, gece yarıları yapılan apar topar ahlaksız ve pişkin oylamalarla yasa yapılamaz. Çünkü yasal olan her şey meşru değildir. Tıpkı çocukları, göçmenleri, kadınları, LGBTİ+’ları engellileri, yaşlıları, Kürtleri, Alevileri öldürelim mi diye oylama yapamayacağınız gibi hayvanların yaşamını veya özgürlüğünü de oylama konusu yapamazsınız! Hayvanların tıpkı bizler gibi yaşamaya, özgürce yaşamaya hakkı var. Bu yüzden yaşamak için kimsenin merhametine, vicdanına ihtiyaçları yok. Tarihin bize pek çok kez gösterdiği üzere biliyoruz ki yasalar halk tarafından sokakta yazılır. İşte bizim hayvan dostlarımıza sözümüz var: Biz gerçek bir hayvan hakları yasasını sokakta hep birlikte yazacağız!” ifadelerinde bulundu.

Çamlıdağ, iktidarın yasa sürecinde toplumu kutuplaştırmak istediğine belirterek şunları söyledi:

“5199 sayılı Hayvanları Koruma Yasası tartışmaya açıldığı günden beri, toplumdaki bölünme daha fazla keskinleşti ve iktidar yanlılarının tüm “ötekilere” yönelik saldırıları artarak devam etti.Hayvanlara yönelik şiddetin yeni olmadığı vurgulayan Çamlıdağ, “AKP’nin 23 yıllık iktidarı boyunca, “hayvana yönelik şiddet” herhangi bir yasada suç olarak düzenlenmedi, sadece idari yaptırımı olan bir kabahat olarak sayıldı. Hak savunucularının suç olarak tanımlanması için mücadele ettiği fiiller; hayvanlara yönelik şiddet, cinayet, işkence ve tecavüz cezasız kaldı. AKP’nin genel cezasızlık politikasının bir görünümü olan bu anlayış, yapılan son değişikliklerle bir katliam yasası haline gelmiş sözde “hayvanları koruma kanunu” ile en vahşi haline bürünmüştür” diye konuştu.

AYM yasayı hemen iptal et!
Anayasa Mahkemesi’ne seslenen Ersin Tek, yasanın iptal edilmesi çağrısı yaptı. Katliamın aklanmaya çalışıldığını söyleyen Tek, “AKP 2004 yılında kendi çıkardığı kanundaki “kısırlaştır-aşıla-yerine bırak” modelini uygulayabilirdi. Üretim ve ticareti yasaklayabilirdi, barınak diyerek güzellediği ölüm kamplarını inşa etmek yerine kısırlaştırma seferberliği ilan edebilirdi. Bunlar yapılsaydı birkaç sene içerisinde yüksek dedikleri “popülasyon” azalabilirdi. Devasa petshop fuarlarıyla, üreticiler ve yetiştiricilerle hayvan rantını sürdürmeyi durdursaydı, 4 yıl içerisinde yurt dışından nesneymiş gibi 3 milyon köpek satın almasaydı, bu sistemde dönen paradan vazgeçebilseydi yüksek dedikleri popülasyon azalırdı” dedi.

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.