”Efendiler Yarın Cumhuriyeti İlan Edeceğiz!”

Türkiye, 600 yıllık saray saltanatından, 10 yıllık meşruti monarşiden, 3,5 yıllık meclis hükümeti sisteminden cumhuriyete geçti. Mustafa Kemal (ATATÜRK), 23 Nisan 1920’de Ankara’da açılan TBMM’ye bir “padişah temsilcisi atanmasına” karşı çıktı.10 Ocak 1921 tarihli Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun (1921 Anayasası’nın) ilk üç maddesinde, cumhuriyetin ve yeni devletin tanımı yapıldı.Birinci maddede, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. İdare usulü halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına dayanır” denildi. İkinci maddede, “Yürütme ve yasama yetkisi milletin tek ve gerçek temsilcisi olan Büyük Millet Meclisi’nde toplanır” denildi. Üçüncü maddede ise “Türkiye Devleti, Büyük Millet Meclisi tarafından yönetilir ve hükümeti Büyük Millet Meclisi Hükümeti unvanını taşır” denildi. TBMM, 1 Kasım 1922’de saltanatla hilafeti birbirinden ayırıp saltanatı kaldırdı.

26 Ekim 1923 Cuma günü; ATATÜRK’ün başkanlığında Çankaya’da İcra Vekilleri Heyetinin toplanması ve ATATÜRK’ün teklifi üzerine Fethi Bey kabinesi istifa kararı aldı.28 Ekim 1923 Pazar akşamı İsmet (İnönü), Kazım (Özalp), Fethi (Okyar), Ruşen Eşref (Ünaydın), Fuat (Bulca), Kemalettin Sami (Gökçen), Halit (Karsıalan), Çankaya’da ATATÜRK’ün sofrasında bir araya geldi. Toplantı, Çankaya Köşkü tadilata alındığı için bahçedeki küçük evde yapıldı. Çankaya’da yemek esnasında hazır bulunanlara sözü: ”EFENDİLER , YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ!” Misafirler ayrıldı. ATATÜRK, İsmet Paşa’nın kalmasını istedi. İsmet Paşa’nın kalem kağıt elinde, daha önce hazırlanan (1921)Anayasa’nın bazı maddeleri hakkında değişiklik teklifi hazırlamaları için bir masanın başına geçtiler. ATATÜRK gerekli yasal değişiklikleri yaparak Kanun teklifine ”Türkiye Devletinin Hükümet şekli CUMHURİYET’tir kaydını ekledi.

29 Ekim 1923 Pazartesi günü Halk Partisi Grubu toplandı. ATATÜRK tekrar kürsüye çıktı. “Kusur, takip etmekte olduğumuz usul ve şekildedir” dedi. Sonra “Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun bazı noktalarını açıklığa kavuşturmak lazımdır. Teklifim şudur” diyerek tasarıyı Meclis Kâtibi Ruşen Eşref Bey’e uzattı. 42 yaşındaki Mustafa Kemal Paşa (ATATÜRK), 158 oyla cumhurbaşkanı seçildi. “Yaşasın Cumhuriyet”, “Yaşasın Mustafa Kemal Paşa” sesleri Meclis duvarlarını aşıp Ankara’ya, Türkiye’ye yayıldı.

ATATÜRK’ün Cumhurbaşkanı seçilmesi üzerine Meclis’e teşekkür konuşması:
”…Daima muhterem arkadaşlarımın ellerine çok samimi ve sıkı bir surette yapışarak onların şahıslarından kendimi bir an bile ayrı görmeyerek çalışacağım. Milletin sevgisini daima dayanak noktası sayarak hep beraber ileriye gideceğiz.Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır.” diye bitirdi.

ATATÜRK dönemini ve bu döneme egemen olan tek parti rejimini, Türkiye’yi çoğulcu demokrasiye ulaştırma yolunda gelecek için engelleri ortadan kaldırmayı amaçlayan, bu nedenle halkın siyasal ve sosyal eğitime önem veren bir zaman aralığı olarak yorumlamak gerekir.

Cumhuriyet’imizin 101. yılını bir kez daha idrak etmemizin coşku ve gururunu yaşıyor, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ü ve silah arkadaşlarını saygı, sevgi, sadakat, özlem ve rahmetle anıyoruz.

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.