En Çok Gazeteci Hapseden Ülke: Çin

Yabancı gazeteciler Tiananmen Meydanında, 9 Kasım- Pekin (Fred Dufour/AFP/Getty Images)
Yabancı gazeteciler Tiananmen Meydanında, 9 Kasım- Pekin (Fred Dufour/AFP/Getty Images)

Çin rejimi bu sene dünyada en fazla sayıda gazeteciyi hapseden yönetim oldu.

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) yıllık raporunda Çin rejiminin 44 muhabiri cezaevinde tutuklu olarak alıkoyduğunu belirtti. Bu sayı ile Çin; 2014 yılında gazetecileri en çok hapseden rejim unvanını aldı.

Şu anda dünyada toplam 220 gazeteci hapishanelerde tutuluyor, bu da 2012 yılında 232 gazetecinin hapsedilmesinin ardından şimdiye kadar görülen en yüksek rakam. CPJ 1990 yılından beri bu konuyu yakından izliyor.

Uygur Türkü ve Tibetli gazeteciler hapsedilenlerin yarısını oluşturuyor

Uygur Türkü ve Tibetli gazeteciler hapsedilenlerin yarısını oluşturuyor. Tutuklanan Uygurlular arasında açık sözlü profesör ve blog yazarı İlham Tohti de bulunuyor. Tohti’ye Eylül ayında “Bölücülük” suçlamasıyla ömür boyu hapis cezası verilmişti.

Haksız ceza karşısında itirazda bile bulunmadı

CPJ’nin listesinde bulunan kişilerden bazıları şu anda yıllardır hapishanede bulunuyor.

Bunlardan biri olan ve Yang Tinashui ismi ile yazan Yang Tongyan, 17 Mayıs 2006’da “devlet otoritesini sarsmak” suçundan 12 yıla mahkum olmuştu. Bu tarihten önce Epoch Times’a da yazılarıyla katkıda bulunmuştu.

Aynı zamanda tanınmış bir Çin Komünist Partisi (ÇKP) eleştirmeni de olan Yang Tongyan, ÇKP’nin devrilmesinin ardından onun yerine geçeceği iddia edilen hayali “Demokratik Çin Geçiş Hükümeti”nin sözde liderliğine seçildiği iddiası yüzünden ağır bir cezaya çarptırılmıştı. Bundan önce Yang siyasi modelin desteklenmesi konusunda bir makale yazmıştı. Daha önce 1989 Tiananmen Meydanı katliamına karşı çıkmaktan dolayı 10 sene hapis yatan Yang, Çin’in dışındaki Çinliler tarafından başlatılan ve çevrimiçi yapılan “oylama” için kendi isminin ortaya atıldığından haberi olmadığını söylemişti.

Mahkemenin hızlı kararının ardından (Yang 23 Aralık 2005 tarihinde tutuklanmıştı) Yang kendisinin düzmece bir mahkemede yargılandığını ve kendisi hakkındaki paranoyak bir rejim tarafından üretilen ve tamamen gerçek dışı olan suçlamalar konusunda vicdanının rahat olduğundan dolayı herhangi bir itirazda bulunmadığını ifade etmişti.

Bir özgür ifade topluluğu olan PEN Amerikan Merkezi’ne göre Yang, Doğu Çin’in Jiangsu ilindeki Dantu Bölgesi Tutuklama Merkezinde  tutuluyor. PEN Amerikan Merkezi Yang’ı 2008 yılında PEN/Barbara Goldsmith Yazma Özgürlüğü Ödülü ile ödüllendirmişti.

Yang’ın akrabaları Eylül 2013 yılında kendisini ziyaret ettiklerinde onu yetersiz tedaviden dolayı kronik hastalıklardan acı çeker bir şekilde buldu.

Uygur Türkü profesör İlham Tohti 2010 yılında Pekin'de derse girmeden önce bir pencereden dışarıyı seyrediyor.  (Frederic J. Brown/AFP/Getty Images)
Uygur Türkü profesör İlham Tohti 2010 yılında Pekin’de derse girmeden önce bir pencereden dışarıyı seyrediyor. (Frederic J. Brown/AFP/Getty Images)

Gerçeği Anlattırmadılar

2000 yılında, çok kısa bir süre çalışan Epoch Times gazetesinin Çin bürosunun kurucularının hepsi tutuklandı, işkence gördü, sorguya çekildi, insanlık dışı bir şekilde uzun süre çalışma kampında çalıştırıldı ve 10 yıla yakın hapis cezası aldı.

Epoch Times 2000 yılında Atlanta’da yaşayan bir grup Çinli göçmen tarafından çevrimiçi bir gazete olarak yayın hayatına başladı. Çin bürosu şefi Zhang Yuhui ve arkadaşları Guangdong ili, Zhuhai şehrinden Anakara Çin ile ilgili haberler sağladı.

Çin bürosu çalışanlarından Huang Kui; “İnternet sitemiz, özellikle Çinlilere sansürsüz haber sağlıyordu çünkü Çinliler özgür habere hiçbir şekilde ulaşamıyorlardı” dedi.

Huang, 16 Aralık 2000 tarihinde polis kapılarına geldiğinde tutuklanan 10 gazeteciden bir tanesiydi. Zhang Yuhui, Meng Jun ve Shi Shaoping hep beraber 10 yıla mahkum oldular. Huang Kui ise 5 yıla mahkum oldu ve bu durumun olası sebebi diğer gazeteciler Çin’de yaşananlar ve özellikle ÇKP’nin Falun Gong zulmü üzerine haber yaparken, Huang’ın dünya haberleri ile ilgileniyor olmasıydı.

Falun Gong, doğruluk, merhamet ve hoşgörü prensipleri üzerine kurulu olan Çin’e ait geleneksel bir qigong uygulamasıdır. Uygulama devlet tarafından yapılan ve Çin’de en azından 70 milyon kişin Falun Gong uyguladığını gösteren bir araştırma sonrasında ÇKP tarafından 1999 yılında yasaklandı. Bu rakam ÇKP’ye üye olan kişilerin sayısından fazlaydı.

Huang bir çalışma kampına gönderildi ve orada günde 16 saat çalıştırıldı.  Elleriyle pense yardımı ile fıstık kabuğu soymak gibi zor işlere verildi. Huang işi düzgün yapamadığında gardiyanlar tarafından elektrikli coplarla işkence gördü.

Huang’ın kendisi de bir Falun Gong uygulayıcısı olduğundan bitmek bilmez beyin yıkama seanslarına maruz kaldı ve onu tutuklayanlar bu barışçıl uygulamayı bırakması için ona yapılabilecek her türlü işkenceyi yaptılar.

Huang, sonunda 15 Aralık 2005’te serbest bırakıldı ve Ohio Devlet Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olmaya hak kazandı. Şu anda kendisi Illinois’da yaşayan bir mühendistir.

Genel Yayın Yönetmeni Zhang Yuhui tutuklandığında 30 yaşındaydı ve 2010 yılının Aralık ayında serbest bırakıldı. O da “Kaplan Tezgahı” işkencesine maruz kaldı ki bu işkencede kişi bacakları bir yüksekliğin üzerine uzatılmış bir şekilde oturur ve kişinin ayakları bu yükseltiye bağlanır. Daha sonra bir nesne yardımı ile bacaklar aşağı doğru bastırılarak esnetilir ki bu da çok ciddi bir acıya sebep olur.

Basını Susturmak

Bugün Çin rejimi daha önceden olmadığı kadar basın üzerinde baskı uyguluyor. 2014 yılı raporunda CPJ,  ÇKP’nin başında bulunan Xi Jinping’in 2014’te basına karşı baskıcı olduğunu gözlemlediklerini yazdı.

New York Times, Reuters ve Bloomberg gibi uluslararası medya kuruluşlarının muhabirlerinin vize talepleri reddedildi. Temmuz ayında Çin rejiminin haber kanalı Şinhua ‘devlet sırları’nın yayılmasını yasaklayan yeni medya kurallarını açıkladı ama bunların nelerden meydana geldiğini açık bir şekilde ortaya koymadı.

CPJ bunu,  Xi Jinping’in  2012 yılında başa gelmesinden beri özgür ifadeyi geniş çapta bastırmaya devam etmesinin bir göstergesi olarak yorumladı.

Haberi yazan: Larry Ong, The Epoch Times

Orjinal İngilizce haber

Yanıt Ver

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.