Lu Yu; Çay Bilgesi
Epoch Times muhabiri David Wu
Çaydan bahsederken, Lu Yu teşekkür borçlu olduğumuz önemli bir kişidir. O, Çin tarihinde Çay Bilgesi olarak kabul edilmiştir.
Lu Yu, M.S.733-804 tarihleri arasında Tang Hanedanlığında yaşadı. Kayıtlara göre Yu, üç yaşındayken göl kenarına terk edilmiş olarak bulunduğunda bir tapınağın başrahibi tarafından kabul edildi. Başrahip, çay kültürü hakkında büyük bilgiye sahip ünlü bir Budist Keşişti. Lu Yu, çaya karşı güçlü bir ilgi duydu ve tapınakta geçen çocukluğu sırasında çay sanatının inceliklerini elde etti.
Lu Yu, bir keşiş olmamasına rağmen tapınakta kaldığı sure boyunca okuma-yazmayı ve Budist kutsal yazıtlarını öğrendi. Tapınaktan ayrıldıktan sonra daha fazla eğitim aldı ve kendisini eğitimli, bilgili ve edebi bir adam olarak geliştirdi. Ancak, tapınakta geçirdiği yıllar onun karakteri üzerinde önemli bir etkiye sahip oldu ve şöhrete yâda maddi şeylere çok az ilgi gösterdi.
Lu Yu için çay, Evrenin uyum ve gizemli birliğini sembolize ediyordu. Tüm hayatını çay sanatı üzerine geçirdi ve çayın gelişimine büyük katkı sağladı. O, Çay Klasiği olarak tercüme edilen ansiklopedik “Cha Jing” kitabını yazdı. Kitap, çayın kökeni, araçları ve çayı toplama ve işleme yöntemleri, mutfak gereçleri, suyu kaynatma yolu, takdim sanatı, çay hikâyeleri, çayın yetiştiği bölgeler, basitleştirilmiş görgü ve resimli çay usulleri dâhil çay sanatının tüm yönlerini kapsamaktadır.
Ünlü bir hikâye, katıldığı bir çay partisinde yaşananlardan Lu Yu’nün çay sanatına olan takıntısını yansıtmaktadır. Ev sahibi konuklarına heyecanla, “Yangtzae Nehri’nin özel bir alanındaki suyun çay için en iyisi olduğunu duydum, bu yüzden onu kullanacağım. Ve şimdi çayın en ünlü uzmanı Lu Yu de bizimle. Ne harika bir tesadüf! Gerçekten bir ömür şansı!” diye açıkladı.
O özel alandan su getirmesi için bir asker yollandı. Suyun gelmesi beklenirken, Lu Yu, özenle çayı hazırlamaya başladı.
Kısa bir süre sonra, su çay partisinin düzenlendiği yere getirildi. Lu Yu, suyun üstündeki ayırmak için bir kaşık kullandı.
Lu Yu, “Bu, Yangtze Nehri’nin suyu ama doğru alandan değil. Bu su Yangtze Nehri’nin kıyısından olmalı.” dedi.
Asker alelacele cevap verdi: “Bu su bizzat benim tarafımdan alındı ve birçok tanığım var.”
Lu Yu, karşılık vermedi ve suyun yarısını aldı. Suyun üstünü kaşıkla temizledikten sonra mutlulukla: “Şimdi bu su Yangtze Nehri bölgesinden.” dedi.
Asker bunun üzerine kendini mahcup hissetti ve “Suyu alıp, tekneyle Yangtze Nehri alıp kıyıya gelirken, tekne sarsıldı ve suyun yarısı döküldü. Suyun sadece yarısı kaldığından, Yangtze Nehrinin kıyısından su doldurdum. Farkı söyleyebileceğinizi bilmiyordum. İçtenlikle bir kez daha özür dilerim.” itirafında bulundu.
Lu Yu, Yangtze Nehri kıyısından gelen suyun daha fazla tuz içerdiğinden çay için uygun olmadığını bir gülümseme ile askere açıkladı. Tüm arkadaşları, Lu Yu’nün suyu ayırt etmedeki olağanüstü yeteneği karşısında oldukça şaşırdı ve etkilendiler.