ÖSYM Başkanı Yarımağan: Soruların zorluk ve kolaylık derecesi geçen seneyle aynı

ANKARAÖğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Ünal Yarımağan, 11 Nisan Pazar günü yapılacak Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS)’nda yer alacak sorularla, geçen yıl yapılan üniversiteye giriş sınavındaki sorular arasında bir fark bulunmadığını belirtti. Yarımağan, “Sorular son 5 yıldır sorduğumuz 120 sorunun, soru sayısı artırılmış şekli.” dedi.

ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan  yaptığı açıklamada YGS’ye, 1 milyon 512 bin 450 adayın katılacağını kaydetti. YGS’nin tek oturumda gerçekleştirileceğini söyleyen Yarımağan, “Bundan önce yaptığımız sınavların benzeri bir sınav. Değişiklikler daha çok Haziran ayında yapılacak LYS’lerde olacak.” diye konuştu.

Sınavda, 4 testte, 40’ar sorudan toplam 160 soru yer alacağını dile getiren Yarımağan, “Adaya 160 dakika süre verilecek. Aday, istediği testten başlayabilir, istediği teste istediği kadar süre ayırabilir. Bu adayın kendi inisiyatifinde olacak. Yani bizim bundan önceki yıllarda yaptığımız sınavın bir benzeri.” şeklinde konuştu.

YGS’nin bir yarışma sınavı olduğuna dikkat çeken Yarımağan, şöyle devam etti: “Çok değişik özelliklerde, değişik başarı düzeylerinde adaylar var. 160 soru ile adayları mümkün olduğu kadar birbirinden ayırmamız lazım. Bunun için de adaylara çok kolay sorular da sormamız lazım, çok zor sorular da sormamız lazım. Soruların içinde kolayları da var, zorları da var. Genel düzeyi açısından, son yıllarda sorduğumuz Türkçe, Matematik -1, Fen Bilimleri -1, Sosyal Bilimler -1 teslerindeki sorulara benzer sorular yer alacak. Daha önce bu testlerde 30’ar soru vardı. Bu seneki sınavda 40’ar soru olacak. Tek fark, soru sayısının biraz daha fazla olması. (Geçen seneki sınavla) Zorluk kolaylık açısından hiçbir fark yok. Sorular, son 5 yıldır sorduğumuz 120 sorunun, soru sayısı artırılmış şekli.”

“YGS, LİSANS PROGRAMLARINA GİRİŞTE KULLANILACAK PUANLAR YÜZDE 40 ORANINDA ETKİLEYECEK”

Bu sene puan aralığının 100-500 olarak değiştirildiğini hatırlatan Yarımağan, “6 tane puan türümüz olacak. Her puan türünde, en düşük puan 100, en yüksek puan da 500 olacak. Soruların ortalama yüzde 10’unu yapan adaylar 140 puan alacaklar, yüzde 20’sini yapan adaylar da 180 puan alacak. “dedi.

İkinci sınava ya da lisans programlarına girmek isteyen adaylar için 180’nin alınması gereken minimum puan olduğuna dikkat çeken Yarımağan, “180 almak yeterli diye bir yanlış kanaat oluşmasın. 180’i mutlaka geçmek lazım ama 180 ile de yetinmemek lazım. Nasıl olsa yaptığım sorularla 180’i alırım diye sınavın son yarım saatinde durmasınlar. 180, 240 olsun; 240, 340 olsun. Olabildiğince çok soru yapıp yüksek puan almaya çalışsınlar.” tavsiyesinde bulundu. Yarımağan, YGS’nin lisans programlarına girişte kullanılacak puanları yüzde 40 etkileyeceğine dikkat çekti.

“HERHANGİ 32 SORU, 180 PUAN YAPMAZ”

YGS’den 180 puan almak için 32 soru çözmek gerektiğini aktaran Yarımağan, “Ancak herhangi 32 soru da 180 yapmaz. Her teste eşit olmak şartıyla 32 soru. 8 tane Matematik, 8 tane Türkçe, 8 tane Sosyal Bilimler, 8 tane de Fen Bilimleri sorusu yapan aday, 180 alacak. Ancak, toplamı 32 olan farklı kombinezonlar bir puan türünde 180’i geçebilir, bir başka puan türünde altında kalabilir. Oradaki puan türüne, katsayıya ve testlerin zorluk derecesine göre.” dedi.

“SINAVA GİRECEK ADAY SAYISI, GEÇEN YILA GÖRE 160 BİN DAHA FAZLA”

Geçen sene sınava giren aday sayısının 1 milyon 350 bin dolayında olduğunu hatırlatan Yarımağan, bu sene sınava girecek aday sayısının geçen yıla göre 160 bin daha fazla olduğunu aktardı. Matematik olarak düşünüldüğünde, aday sayısı daha fazla olduğu için şansın belli bir oranda daha düşük olacağını dile getiren Yarımağan, “Ancak bu küçük bir oran. Kontenjanlarımız da aynı oranda artarsa çok büyük fark olmayacaktır.” açıklamasında bulundu.

“HAZİRAN’DA YAPILACAK LYS’LER, ÖĞRENCİYİ ALIŞIK OLDUĞU DÜZENE DOĞRU GÖTÜRÜYOR”

Yeni sınav sistemindeki farklılığın, öğrencilerin alışık olduğu düzene doğru olduğunu söyleyen Yarımağan, şu görüşleri aktardı: “Öğrenciler zaten, her dersin sınavına ayrı girmeye alışıklar. Mesela, lisede, Matematik, Coğrafya sınavları ayrı günlerde yapılır. Biz, çok sayıda kişiye sınav yaptığımız için, uygulama zorlukları nedeniyle birden çok dersin sınavını birlikte yapıyoruz. Şimdiye kadar tek bir oturumda, bütün derslerin sınavını yapıyorduk. Öğrenci bir oturumda 10 dakika Fizik, 15 dakika Tarih sorusu cevaplıyor; 3 saatlik bir sürede, 10-12 farklı dersten sorulara cevap vermek zorunda kalıyordu. Bu öğrenci açısından bir güçlüktür. Şimdi bunu normale doğru götürüyoruz. Öğrencinin daha alışık olduğu, daha az yadırgayacağı, daha kolay adapte olacağı bir düzene götürüyoruz.”

Yeni uygulama ile birlikte her ders grubunun sınavını ayrı bir günde yapılacağını hatırlatan Yarımağan, “Belki, Fizik-Kimya-Biyoloji’nin sınavını aynı oturumda yapacağız ama birbirine karıştırmadan yapacağız. Önce Fizik sorularını vereceğiz. Düşünsünler ki, bir sabah Fizik sınavına giriyorlar, ikinci derste Kimya, üçüncü derste Biyoloji sınavına giriyorlar ama birlikte girmiyorlar. Aday, sürenin tamamını Fizik ya da Biyoloji için kullanamayacak.” dedi.

“ADAYLAR İÇİN VEREBİLECEĞİM ORTAK BİR REÇETE YOK”

Sınavdan önce yapılması gerekenler ile ilgili ortak bir reçete bulunmadığını söyleyen Yarımağan, “Tüm adaylar sınavdan önce şunları yapmalılar, şunları yapmamalılar diye bir reçete vermek zor. Bu adaydan adaya değişir ” ifadesini kullandı.

Sınava giriş belgesinin mutlaka adayların yanında bulunması gerektiğini vurgulayan Yarımağan, “Sınav Giriş Belgesi eline geçmeyen adaylar acele etmesinler. Perşembe gününe kadar beklesinler. Hala gelmediyse, Perşembe sabahı giderek bu belgenin yenisini, en geç Cumartesi günü çıkarmaları gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Yarımağan, adayların, sınava girecekleri binaya nasıl gideceklerini önceden planlaması gerektiğini kaydetti.

Adaylara, yapamadıkları sorular üzerinde vakit kaybetmemeleri tavsiyesinde bulunan Yarımağan, “Sınavı önemseyecekler. Sınavı tamamen boş vermek, heyecansız olmak da iyi değil. Belli bir heyecanları olabilir. Ama bunu aşırı boyutlara götürmeyecekler. Diğer sınavlardan belki daha önemli bir sınav, ama nihayetinde bir sınav.” dedi.

Sınava girecek adayların cep telefonlarını yanlarında bulundurmaması gerektiğini hatırlatan Yarımağan, “Cep telefonu ile binalara girmeyi yasakladık. Bazı yerlerde bunları girişte emanete alabilirler ama öyle bir mecburiyetleri de yok. En iyisi telefonu yanlarına almadan gitsinler. Adayların yanlarında hesap makinesi, açıölçer gibi hiçbir araç gereç bulunmayacak.” şeklinde konuştu.

Adaylara, kopya uyarısında da bulunan Yarımağan, “Kendilerinden kopya çekilmesine de izin vermesinler. Bu bir yarışma sınavıdır. Bir aday, onlardan kopya çekerse, kendilerinin önüne geçebilir. Dolayısı ile kendi haklarını korumak için herhangi bir haksızlığa imkân vermemeleri lazım. Dikkatli olsunlar. ” uyarılarında bulundu.

Yanıt Ver

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.