Suriye Dışişleri Bakanı Muallim: İsrail’in nükleer silahları bölgenin güven ve istikrarını tehdit ediyor

ŞAMİran’da gerçekleştirilen Dünyayı Nükleer Silahlardan Arındırma Konferansı’na katılan Suriye Dışişleri Bakanı Velid el Muallim, diğer bölge ülkelerinin aksine İsrail’in nükleer silahların yayılması anlaşmasını imzalamadığını vurguladı. Muallim, “İsrail’in 200’den fazla nükleer başlıktan oluşan nükleer cephaneliğe sahip olması, büyük bir tehlike kaynağı oluşturmakta ve bölgenin istikrar ve güvenliğini de tehdit etmektedir.” dedi. Muallim, bütün ülkelere anlaşmayı imzalama ve İsrail ile nükleer alanda her türlü işbirliğini durdurma çağrısında bulundu
İran’ın başkenti Tahran’da, “Barışçıl Nükleer Enerji Herkesin. Nükleer Silahlar Hiç Kimsenin Değildir” sloganı altında Uluslararası Dünyayı Nükleer Silahtan Arındırma Konferansı gerçekleştirildi. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın açılışını yaptığı ve bir çok ülkeden temsilcinin katıldığı konferansa Suriye’den Dışişleri Bakanı Velid el Muallim’in başkanlığında bir heyet katıldı.
Suriye Dışişleri Bakanı Muallim konferansta yaptığı konuşmada Suriye’nin nükleer silahsızlanma ve nükleer silahların yayılmasını önleme konusuna büyük önem verdiğini söyledi. Nükleer silahların tüm dünyayı ve özellikle Ortadoğu bölgesi ülkelerini endişelendiren konulardan biri olduğunu kaydeden Muallim, “Bazı ülkeler bu meseleyi siyasi düşünceleri ve kişisel çıkarlarına göre ele alıyor. Bu sorun eşit ve adil bir şekilde çözümlenmiyor.” dedi.
Suriye’nin nükleer silahsızlanmaya ilişkin her türlü uluslararası çabalara katkıda bulunduğunu, dost ve barışsever ülkelerle BM kapsamında çalıştığına değinen Muallim, ülkesinin Cenevre Silahsızlanma Kongresinin aktif üyesi olduğuna da dikkat çekti. Muallim, Suriye’nin 1969 yılında Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme anlaşması, 1992 yılında Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile güvence anlaşmasını imzaladığına, uluslararası kurumla tam bir işbirliği içinde bulunduğuna, 2003 yılından itibaren Arap topluluğu adına Güvenlik Konseyi’ne Ortadoğu Bölgesi’nin kitle imha silahlarından arındırılmasını ön gören bir yasa tasarısı sunduğuna işaret ederek bu tasarının hala onaylanmak için siyasi iradenin temin edilmesini beklediğine dikkat çekti.
Dışişleri Bakanı Muallim, yakında Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması’nın yeniden gözden geçirileceği çok önemli bir konferansa tanık olacaklarını belirterek, “Suriye barış sever bütün taraflarla işbirliği içinde bu konferansın başarıya ulaşması için gerekli her çabayı harcayacaktır. Çünkü, nükleer yayılmayı önleme anlaşmasının önemi ve hedeflerinin büyük olduğuna inanmakta. Bu hedefi gerçekleştirme ve belirlenen amaca ulaşma çabasıyla, konferansın önüne çıkabilecek tüm engel ve zorluklar kaldırılmalıdır.” diye konuştu.
Muallim, konferansın başarıya ulaşması için, “silahsızlanma”, “nükleer silahların yayılmasını önleme” ve “nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılması” olmak üzere üç ana eksen üzerinde çalışma yapılması gerektiğini söyledi. Muallim üç ana eksenin bir bütün olarak, hiç biri göz ardı edilmeden ele alınması zorunluluğuna dikkat çekerken aksi halde ülkelerin bu anlaşmaya ve rolüne olan güvenlerinin kaybolacağının altını çizdi.

İSRAİL’İN NÜKLEER SİLAHLARI BÖLGENİN GÜVEN VE İSTİKRARINI TEHDİT EDİYOR
Bölge ülkelerinin nükleer silahın barış ve güvenliği tehdit ettiği ve anlaşmanın bu tehdidi ortadan kaldıracağı inancıyla, nükleer silahların yayılmasını önleme anlaşmasını imzaladığına dikkat çeken Muallim “Ancak İsrail’in bu anlaşmayı imzalamayı reddetmesi ve 200’den fazla nükleer başlıktan oluşan nükleer tersaneye sahip olması, büyük bir tehlike kaynağı oluşturmakta ve bölgenin istikrar ve güvenliğini de tehdit etmektedir.” değerlendirmesinde bulundu. Muallim, anlaşmaya taraf bütün ülkelere, anlaşmayı imzalama ve İsrail’le nükleer alanda her türlü işbirliğini durdurma çağrısında bulundu.
El-Muallim konuşmasının devamında günümüz dünyasındaki çelişkiden bahsederken, bazı ülkelerden bütün askeri ve bilimsel tesislerini uluslararası ajans müfettişlerine açması istenirken İsrail’den anlaşmayı imzalaması ve nükleer tesislerini denetime açmasının istenmediğine dikkat çekti.
İsrail’i koruyanlara “İsrail’in ne zamana kadar kanun ve dünya iradesi üzerinde tutulacağı, İran’a yaptırım uygulama konusunu tartışırken güvenlik konseyinin ne zamana kadar İsrail’i görmezden ve duymazdan geleceği sorularını sormak gerektiğine ifade eden Muallim, “Suriye, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun oynayacağı rolün önemini vurgularken, kendisine yüklenen görevleri profesyonelce yerine getirmesini desteklemektedir. Bununla birlikte, bütün ülkelere rolünü ve tarafsızlığını koruma çağrısı yaparak işini siyasileştirmemesi gerekliliğini vurgulamaktadır. Çünkü bu onun var olma nedenini oluşturan hedefinden saptırır.” diyerek tavsiyede bulundu.
Dışişleri Bakanı Muallim; “Biz, ABD ile Rusya’nın bu alanda yaptıkları görüşmelerin sonuçlarından memnunuz. Fakat, tamamıyla ve kapsamlı nükleer silahsızlanma sağlanana dek bu yönde daha fazla çaba talep ediyoruz.” dedi.

Yanıt Ver

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.