Yeni Dünya Düzeni ve Trump

8 Ağustos sabahı, FBI ajanları eski ABD Başkanı Donald Trump’ın evini bastı.

Donald Trump bu baskının gereksiz olduğunu ve savcılığın yapmış olduğu bir hata olduğunu ve yasal sistemin bir silah haline getirilmesi olduğunu söyledi.

Bu saldırının, kendisinin 2024 yılı başkanlık seçimlerinde yer almamasını isteyen radikal demokratlar tarafından yürütüldüğünü ifade etti.

Bu baskın büyük bir gizlilikle yürütüldü ve Trump’ın Mar-a Lago’daki evi 9 saat süreyle arandı.

Aslında daha önce FBI, Turmp hakkında, üç ABD yasasını ihlal ettiği gerekçesiyle inceleme başlatmıştı. Birincisi,  resmi kayıtların saklanması, ortadan kaldırılması veya tahrif edilmesi; ikincisi savunma ile ilgili bilgilerin toplanması, karşı taraflara iletilmesi veya kaybolması ve son olarak da federal inceleme altında olan kayıtlara zarar verilmesi, değiştirilmesi veya tahrifatı.

FBI, Trump’ı bu üç suçu işlemekten dolayı suçluyordu. Trump ise bütün bu belgelerin üzerindeki gizliliğin kendi başkanlık süresi sona ermeden önce kaldırıldığını ifade etmişti.

Böyle bir suçu işlemenin cezası Amerikan yasalarına göre üç yıldan fazla olmamak kaydıyla hapis ve aynı zamanda bir daha hiçbir ABD kurumunda yetki sahibi olamamak.

Trump’a karşı yapılmaya çalışılan şeyin bu olduğu ve onun tekrar başkan seçilmesini önlemek için iktidardaki demokratlar tarafından bu senaryonun kurgulandığı düşünülüyor.

Trump bütün bu senaryo için “Bana her şekilde zarar vermek istiyorlar çünkü artık daha fazla ülkemizin çalışkan insanlarını temsil etmemi istemiyorlar. Eğer sessiz olmak konusunda veya evimde kalmak konusunda ya da bodrumumdan çıkmamak konusunda onlarla anlaşsaydım Donald Trump zulmü anında dururdu.” İfadelerini kullandı.

Bunlardan daha önemlisi ise New York eski Polis Şefi Bernard Kerik’in Trump’ın öldürüleceği ile ilgili  açıklama. Bu konunun ABD derin kulislerinde konuşulduğunu söylüyor Kerik.

Trump’ın bir cumhuriyetçi muhafazakâr olarak tavrı ve başkanlık döneminde gerçekleştirdiği icraatlar şimdiye kadar küreselcilerin yapmaya çalıştığı her şeyin zıttı idi. Böylece küreselcileri karşısına aldı.

Trump, iktidara geldiği zaman “Amerika’yı Tekrar Büyük Yapmak” sloganıyla küreselci şirketlerin Amerika’ya verdiği zararı sona erdireceğini söyledi ve yaptığı ilk icraatlardan biri de Çin’e kayan üretimi, Çin’e getirdiği gümrük vergileri ile tekrar Amerika’ya geri getirmek oldu. Böylece Amerika’da önemli ölçüde istihdam da sağladı.  

Bir diğer icraatı da Amerikan’ın küresel hegemonyasını küçültmek için Afganistan’dan çekilmek oldu. Meksikalı göçmenlerin Amerika’ya geçişini önlemek için Meksika duvarını inşa etti. ABD, Trump döneminde, tarihine ters düşen bir şekilde hiçbir savaşa girmedi.

Küreselcilerin eline geçmiş olan NATO ve BM gibi uluslararası kurumlardan ABD’nin ödeneklerini çekti ve bu kurumları etkisizleştirmek istedi.

Küreselcilerin en önemli kozlarından biri olan “Green Deal / Yeşil Mutabakat” anlaşmasından çekildi vs.

İşte bütün bunlar demokratların ve küreselcileri çok kızdırdı ve en son seçimlerde Trump’ın sesini kısmak için her şeyi yaptılar. Twitter ve Youtube, Trump’ın demeçlerini yayınlamadı ve yasakladı. Kürselcilere hizmet eden pek çok basın yayın kuruluşu hiçbir şekilde Trump’ın konuşmalarına ve demeçlerine yer vermedi.

Bunlar gerçekten küreselciler tarafından yürütülen “Great Reset / Büyük Sıfırlama” projesi ile alakalı ve Trump şu anda bu oyunun kaderini değiştirecek adam olarak görülüyor. Bu yüzden de ondan kurtulmak istiyorlar.

Biz böyle şeylerin hep Hollywood filmlerinde olduğunu düşündürdük ama artık üçüncü dünya ülkelerinde olduğunu düşünülen şeyler ABD’de herkesin gözü önünde oluyor.

Bütün bunlar ise bize şunu gösteriyor; artık dünyanın geleceği ile ilgili çok kritik bir dönemdeyiz ve yaşananları çok iyi anlamak ve kavramak zorundayız çünkü bu sürecin sonunda yeni bir dünya düzeni oluşacak.

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.