Yin ve Yang: Dengeli Bir Yaşama Giden Yol

Bu eski kavram; modern araştırmalar doğruluğunu onayladığı için, hem öngörülü hem de pratik olduğunu kanıtlamıştır.

Sadece birkaç saniye tek ayak üzerinde durursanız, hayat hemen tuhaf ve hatta tehlikeli hale gelebilir. İki ayağınızı da yere sıkıca bastığınızda yani tekrar dengeye geldiğinizde, güç, denge ve uyum geri gelir.
Bu yin ve yang’ın dersidir.

Yin ve yang, iki gözyaşından oluşan bir daire olan taiji ile sembolize edilir; biri siyah, diğeri beyaz. Her iki tarafta da karşıt renkten küçük bir parça bulunur. Bu esrarengiz sembol bugün popüler bir imajdır, ancak fikir binlerce yıl öncesine dayanır ve eski Çin bilimi ve kültürü için temeldir. Yin ve yang’ın bilinen en eski referansı, en az 3500 yıllık mistik bir kehanet uygulaması olan I Ching’den (Değişimler Kitabı) gelmektedir.

Yin ve yang dünyayı sonsuz bir kutup zıtlığı çifti olarak tanımlar: soğuk ve sıcak, yukarı ve aşağı, ıslak ve kuru. Yin / yang’ın gerçek çevirisi karanlık / aydınlıktır. Bir tarafı güneş tarafından aydınlatılan, diğer tarafı gölgede kalan bir dağı ifade eder. Sahne çok parlak ya da çok karanlık olsaydı, dağın görülmesi zor olurdu. Ancak ışık ve gölge dengesi, dağın tanımını, netliğini ve anlamını verir.

Ancak, ilk başta herkes karanlık-ışık ikileminin özünü anlamıyor. Güneydoğu Wisconsin’de Çinli bir tıp pratisyeni ve East Troy Akupunktur direktörü Brandon LaGreca’ya göre, insanların yin / yang ilişkisine dair en büyük yanılgısı, bunu yanlışlıkla iyiye karşı kötülük mücadelesi olarak yorumlamalarıdır.

LaGreca, “Çatışan karşıtlar yerine, birbirini tamamlayan karşıt güçler olarak düşünün” dedi. İkisine de ihtiyacımız var. Biri diğerinden daha iyi değil. Görünüşe göre yang erkek ve yin dişidir, ancak her ikisinin de bir türe sahip olmasına ihtiyacınız var. “

Yin / yang ilişkisini daha iyi anlamak için, bu eski köken hikayesinin başlangıcına bir adım geri atın. Taocu teoride, evren boş bir daire ile sembolize edilen boşluk veya wuji ile başlar. Wuji’den taiji gelir ve taiji’den her şey ortaya çıkar. Bu birbirini tamamlayan kuvvetler çiftine aşina olduktan sonra, etrafınızdaki her yerde şiirsel kanıtlar bulabilirsiniz: yeryüzü ve gökyüzü, gece ve gündüz, kış ve yaz, bitkiler ve hayvanlar, kayalık kıyıya çarpan dalgalar.

Modern bilim adamları dünyayı anlamak için kendi yollarını bulurken, yin ve yang fikrini doğrulayan unsurlar da buldular: Atomik elementlerin pozitif ve negatif yükleri, Newton’un üçüncü hareket yasasının eşit ve zıt tepkisi, büyüme ve bazen entropi ve atrofi olarak tanımlanan tüm organizmaların ve sistemlerin düşüşü.

Yin ve yang dengede olduğunda, hayat doğal hukukun yaratıcı akışı ile gelişir. Ancak bu güçler dengesizleştiğinde, yaşam gücü çarpık ve durgun hale gelir. Zamanla bu dengesizlik hastalığa ve yıkıma yol açar.

Çin tıbbı tamamen insan vücudunu bu temel güçlerin bir temsilcisi olarak görmek ve onları dengede tutmak için tamamlayıcı stratejiler sunmakla ilgilidir. LaGreca, “İlacımızın özünde bu yer alır,” dedi. En çok nasıl düşündüğümüzle ilgili bilgi vermektedir ve bu açıdan bakıldığında, daha sonra doğru tanı ve tedavi ile devam edebilirsiniz.”

Bu yaklaşım, diğer türden doktorların ve vücudun kendisinin aradığından farklı değildir. Batı tıbbında, sağlıklı bir vücudun birbirine bağlı birçok unsuru arasında nispeten istikrarlı bir dengeye doğru hareket etme eğilimi olan homeostaz kavramı vardır. Açlığımızı açan ve onu kapatan hormonlar veya tehlike algıladıklarında bağışıklık tepkimizi ateşleyen bağışıklık hücreleri ve tehlike geçtiğinde onu kapatan diğerleri gibi homeostazlar yaratmaya çalışan sonsuz fizyolojik süreçlerimiz vardır.

Antik doktorlar, kan testleri ve tomografi taramalarından önce vücudun nasıl uyumsuz olduğunu belirlemek için kendi duyusal gözlemlerine güveniyorlardı. Yin ve yang ilkesi, vücuttaki dengesizlikleri tespit etmek ve ele almak için uygun bir yöntem sunar. Ekipman gerekmez, ancak denge duygusu şarttır.

Vücuda yin ve yang’ın merceğinden bakmak çok sayıda tamamlayıcı ilişkiyi ortaya çıkarır. Örneğin, vücudun içi yin, dışı yang’dır. Vücudun ön tarafı yin, arka tarafı yang. Vücudun alt yarısı yin ve üst yarısı yang’dır.

Baş ağrınızı tedavi etmek için bir akupunktur uzmanına giderseniz, tekniği fark edene kadar, ayaklarınıza iğne batırdığını görmek mantıksız görünebilir.

“Birisi baş ve boyunda meydana gelen semptomlar gösteriyorsa, o zaman belki onları topraklayarak ve vücudun alt kısmına daha fazla akupunktur yaparak bunu dengelemeliyiz. Bu açıkça yin ve yangdır, ”dedi LaGreca.

Aynı dengeleme eylemi, Çin tıbbının her yönünü kapsar. Örneğin şifalı bitkiler; her biri kendine özgü yin ve yang özelliklerine göre sınıflandırılır. Klasik Çin formüllerini oluşturmak için çeşitli bitkilerin özellikleri kombinasyon halinde dengelenmiştir. Her formül, bir hastanın semptomlarındaki tamamlayıcı modele uyacak şekilde seçilir.

LaGreca, “Genellikle yang’ı ısınma ve yin’in soğuma olarak düşünürüz,” dedi. “Zencefil veya biber gibi vücutta ısınma işlevi olan bitkiler yang’ı vücuda getirecek, dolaşımı artıracak ve terlemeye neden olacaklar. Bedene girdiklerinde soğuk etkisi olan keskin otlar ise yin ile daha çok ilişkilidir. ‘
Yiyecekler benzer şekilde yin veya yang doğasına göre sınıflandırılır. Meyveler, sebzeler ve tahıllar genellikle yin tarafına düşerken, et ve yumurta daha fazla yang’tır. Yiyeceklerin amacı vücuda denge getirmek olduğunda, en iyi yiyeceğin seçimi her bireye göre değişir.

LaGreca, “Kişinin yapısına dayanıyor,” dedi. “Zayıf bir yapıya sahiplerse, daha fazla yang gıdasına ihtiyaçları vardır. Vücutları çok ateşliyse ve yüksek tansiyon gibi bir şeyleri varsa, belki daha fazla detoksifikasyona veya yin yiyeceklerine ihtiyaçları vardır. “

Batı tıbbı gıdalara yin veya yang demez, ancak araştırmacılar artık gıdaların bu metabolik tepkileri nasıl kaynaştırdığını daha iyi anlıyorlar. Gıdaların kendi biyokimyamızla çok çeşitli şekillerde etkileşime giren karmaşık biyokimyaya sahip olduğunu keşfetmeye başladık. Örneğin tarçın gibi bazı yiyecekler kanı inceltirken, K vitamini dolu yeşil yapraklı sebzeler kanı koyulaştırabilir.

Seçimin Gücü

Yin ve yang, birçok nesil için sağlık rehberliği sağlamıştır. Ancak geçmişte dünya daha basitti ve yiyecek seçenekleri çok daha sınırlıydı. Bugün, besinlerimiz’den çok duyularımıza hitap eden yiyeceklerle kuşatılmış durumdayız.

İyi bir bilgi olsa bile, sağlıklı bir yaşam için ihtiyacımız olan dengeyi bulma becerimiz (veya bazı doktorların vücutta homeostaz olarak tanımlayacağı şey) sürekli saldırı altındadır. Her bakkal dükkanının başında sizi bekleyen abur cubur yiyeceğin cazibesini bir düşünün.

Özellikle hayat meşgul veya stresli olduğunda, yaptığımız birçok seçim dengemize yardımcı olmaktan ziyade çoğu kez dengemizi zayıflatabilir. Bu işlevsiz kalıbı tanımak için Çin tıbbı uygulamanıza gerek yok. Fonksiyonel tıp hemşiresi pratisyeni ve Maine’deki Kadınlardan Kadına Sağlık Merkezi’nin kurucusu Marcelle Pick’e göre, sağlıklı ve dengeli bir yaşam, yaptığımız seçimlerle başlar.

‘Benim için mesele iç dünyamızın dansı ve kendimizi hem içeride hem de dış dünyada anlamakla ilgili,’ dedi Pick.

Deneyimlediğimiz her şey, dengemizi daha iyi veya daha kötü yönde etkileyebilir. Tabii ki, kontrol edemediğimiz bazı şeyler var, ama kontrol edebileceğimiz de birçok etken var. Pick, hastaları gördüğünde, onların seçim yelpazesini incelemelerini sağlar. Bu sadece semptomları tartışmak değil, aynı zamanda iş hayatı, ev hayatı, egzersiz ve beslenme hakkında konuşmak anlamına gelir. Bu ayrıntılar, Pick’in hangi dengesizliklerin bir hastanın sorunlarına neden olabileceğini ve bunları düzeltmek için hangi karşı dengelerin uygulanabileceğini belirlemesine yardımcı olur.

“İnsanların daha iyi olmasına yardım etmenin anahtarı bu. Bu sabah çok kötü diyare olan bir hanım geldi. Diyetinden ve hangi yiyecekleri alması gerektiğinden bahsettik. Pick, “Ayrıca hayatında devam eden stresi, kendini düşünüp düşünmediğini ve sakinleşmek için bir şey yapıp yapmadığını da sordum ”dedi.

Modern teşhis testleri, belirli hastalıkları, belirtileri ortaya çıktığında doğru bir şekilde tanımlayabilir. Ama genellikle bir gecede, iyiden hasta olmaya geçmeyiz. Haftalar, aylar veya yıllarca süren kronik stres, kötü seçimler ve toksik maruziyetler küçük dengesizlikleri büyük sorunlara dönüştürebilir.

Kronik hastalık açısından durum açıkça böyledir. Ancak Pick, dengesiz yaşam süren insanların kendilerini bulaşıcı hastalıklara karşı nasıl daha duyarlı hale getirebileceğini gösteren yeni bir örneğe işaret ediyor.

“Obezite, iltihaplanmaya yol açması nedeni ile, COVID-19 için risk faktörlerinden biridir ve ABD’de aşırı kilolu yüzde 40 ila 50 arasında bir nüfusa sahibiz ”dedi. “Bu insanların bir çoğu, zayıf beslenme, egzersiz eksikliği, yüksek tansiyon ve çeşitli ilaçların olduğu bir eğri içerisindeler.”

“Kulağa garip gelse de, COVID bize dengeye sahip olmamız gerektiğini söylüyor” dedi. “Eğer dengeye sahip olmazsak ve bağışıklık sistemimiz ihtiyaç duyduğumuz şekilde çalışmazsa oldukça önemli sorunlar yaşayabiliriz.”

Bir COVID-19 enfeksiyonundan ölüm riski en çok olanlar, bağışıklık sistemi zayıflamış olanlardır. Bağışıklık sistemleri enfeksiyona aşırı tepki verir ve sitokinler olarak bilinen bir bağışıklık hücreleri fırtınası vücudu kaplar. Vücutta denge yaratmak için bağışıklık tepkilerini açıp kapatan hassas ayar, çoğu kez yaşamları boyunca hastalık ve yetersiz beslenme nedeniyle çok uzun süre açık kaldığı için işe yaramaz.

Ancak, COVID-19 salgınının etkileri zıtlıklara geliyor. Hastalık, toplumları zararlı şekillerde altüst ederken, başka şekillerde iyileşme belirtileri de vardır.

Dünya çapında bir salgın ve yaygın bir kilitlenmenin getirdiği tüm korku ve endişelere rağmen, olayın gezegende şaşırtıcı ve beklenmedik değişiklikler de getirdiğini not edin diyen Pick, “örneğin, bir zamanlar kirlilikten muzdarip birkaç şehir, gökyüzünü on yıllardır olduğundan daha net gördü” dedi.

“Her karanlık tarafın bir de aydınlık tarafı var. Hastalarıma şunu söylüyorum, ‘Bundan ne çıkarabilirsin? Artık neyi istemiyorsun? Ve ilerledikçe daha çok ne istiyorsun? “Denge bu.”

Pek çok insan için aylarca karantina, bu büyük fikirler üzerinde düşünmek için sahip olduklarından daha fazla boş zaman anlamına geliyordu. Ama herkes bu lükse sahip değildi. Hâlâ çok zayıf olanlar için Pick, hayat ne kadar yoğun olursa olsun, kendinize birkaç dakika ayırmanın önemli olduğunu söylüyor. Sadece kendine biraz zaman ayırmanın, zihinsel ve fiziksel sağlığınızda fark yaratabileceğini söylüyor.

777 nefes dediğim şeyi yapın. Yedi saniye nefes alın, yedi saniye tutun, yedi saniye nefes verin. Yedi kez yapın, ”dedi. Bunu ya günde iki defa, ya da günde üç defa yapmak için beş dakika ayırabilirsiniz. Bunun bazı parçalarını kendimiz bulmalıyız çünkü benim için işe yarayan sizin için çalışmaz. Kendi dansımızın ne olduğunu bulmalıyız. “

Vücudunuzu dengeye getirmenin bir başka basit ve direkt yolu hareket etmektir. LaGreca, uyuşuk yin insanlarının genellikle yüzme veya trambolinde zıplamak gibi daha güçlü harekete ihtiyaç duyduklarını söylüyor. Aynı şekilde, çok gergin insanlar, hafif yoga gibi daha yin veya sakinleştirici bir etkiye sahip bir aktiviteden yararlanabilir.

Sonuç olarak, denge söz konusu olduğunda herkese uyan tek bir cevap yoktur. Bunun yerine, her zaman neye ihtiyacınız olduğunu düşünme ve uygun bir eşleşme, seçme yeteneğinize bağlıdır.

“Birisi kilolu ve bir süredir egzersiz yapmıyorsa,belki de onlar için yang olacak bazı nazik yürüyüş ile başlamaları gerekir. Zaten bir atlet olan biri için, nazik bir yürüyüş daha yin olacaktır.” dedi. “Bunu her zaman kişinin yapısı bağlamında düşünmelisin. Bir kişi için yang olan başka bir kişi için yin olabilir.”

Yazan: Conan Milner, Epoch Times

Çeviri: Tijen Aykut Çorbacı, Epoch Times Türkiye